İŞÇİNİN 1 MAYISI
Yine 1 Mayıs geldi çattı. 1 Mayıs, Emek ve Dayanışma Bayramı adıyla, ülkemizde kutlanan resmi bayramlar arasında yer alıyor. İşçiler tarafından Dünya üzerindeki pek çok ülkede kutlanan 1Mayıs; Türkiye'de ilk kez 1923'te resmî olarak kutlanmıştır. 2008 Nisan'ında, "Emek ve Dayanışma Günü" olarak kutlanması kabul edilmiş, 22 Nisan 2009 tarihinde TBMM'de kabul edilen yasa ile resmi tatil ilan edilmiş ve nur topu gibi bir tatilimiz daha olmuştur.
Geçmiş yıllardaki 1 Mayıs kutlamalarında neler olduğunu sizler benden daha iyi biliyorsunuz. Komada olan insanlar, bilmem şu kadar yaralı polis ve sivil vatandaş. Biber gazı, sanki Şam, Kahire ve Bağdat gibi İslam memleketlerinin sokaklarını hatırlatan görüntüler. Şam’ın, Bağdat’ın, Gazze’nin, Mısır’ın, Myanmar’ın … ve oralardaki sokakların haline aşinayız artık. Birileri bizim sokaklarımızı da bu hale getirmek için nereden ne çıkaracağının peşinde. İşte bu amaçla 1 Mayıs İşçi Bayramı Emek ve Dayanışma Günü’nde de fırsatı ganimet biliyorlar.
19. yüzyıl sonları ve 20.yüzyılın başlarında ’emek-yoğun’ çalışma şartları yaygındı. Bugün dahi teknolojik olarak yeterli sıçramayı yapamayan memleketlerde kas gücü yoğun olarak kullanılmaktadır. Kapitalizmin en vahşi hallerinin yaşandığı o günlerde işçilerin, işyeri güvenliği, sağlık koşulları, örgütlenme ve grev gibi en temel hakları bile tanınmıyordu.
Bunun üzerine işçiler kazan kaldırdı. 1880’li yıllarda Amerika’daki işçi eylemleri kanla bastırıldı. Amerika’da 1 Mayıs 1886’da yaklaşık 350 bin işçinin greve çıkmasıyla ülkede yaşam durma noktasına geldi. Bu eylemler ve devamında 4 işçinin idam edilmesiyle ABD’de yaşanan bu olaylar uluslararası işçi örgütlerini harekete geçirdi. Amerikan işçilerinin mücadelesini desteklemek amacıyla dünya çapında gösteriler düzenlendi ve sonrasında 1890’dan başlamak üzere 1 Mayıs "Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü" olarak kabul edildi.
1 Mayıs, ilk kez Osmanlı döneminde, 1905 yılında İzmir’de, İstanbul’da ise 1 Mayıs kutlaması 1910’da yapıldı. Ardından 37 insanımızın yaşamını yitirdiği ve 200’den fazla yaralının olduğu 1977 yılının 1 Mayısı. Bendeniz fakir, o günlerden yeni doğmuş bir bebektim. Uzatmayalım, AK Parti hükümeti, 1 Mayısı yeniden resmi bayram olarak ilan etti.
Lâkin; işçiler için bayram olan bu gün başta öğretmenler olmak üzere bazı memurların hoşnutsuzluğuna neden oluyor. Öğretmenlerin hoşnutsuzluğu elbette işçilerin bayramı değil. Sadece ek-ders yönetmeliğindeki bir maddenin 1 Mayısla ilgisi.
Şöyle ki; Ek ders Yönetmeliğine göre milli ve mahalli bayramlara denk gelen günlerde ek ders ücreti ödeniyor. Yani öğretmenler millî bayramlar(Cumhuriyet Bayramı, Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, Atatürk’ü Anma ve Gençlik ve Spor Bayramı, Zafer Bayramı) nedeniyle tatil edilen günlerde üzerlerinde bulunan aylık karşılığı ders, varsa ek ders, ders niteliğinde yönetim ve hazırlık ve planlama görevlerini yapmış sayılıyorlar. İlgili yönetmelikleri gereği bu bayramlar nedeniyle bazı eğitim kurumlarında bir günden fazla tatil edilen günler de aynı kapsamda değerlendiriliyor ve bugünlerde ders ücreti ödeniyor. Fakat; 2429 sayılı Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanunun 2. maddesinin birinci fıkrasında yılbaşı günü ve 1 Mayıs günü ibaresiyle 1 Ocak günü yılbaşı tatili, 1 Mayıs günü Emek ve Dayanışma Günü tatilidir.’ şeklinde bir değişiklik yapıldığından ve ’1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’ Milli Bayram olarak değerlendirilmediğinden 1 Mayıs da ücret ödenmiyor. Bu nedenle 1 Mayıs Günü ve 1 Ocak günü hafta içine denk geldiği zamanlarda öğretmenlerin 7-8 saat ders ücretleri kesilmiş oluyor. Bu da öğretmen başı yaklaşık 75 + 75 lira ücret kesintisi anlamına geliyor. Mevcut yönetmeliğe göre öğretmenler okula gittikleri gün 3 saat ücret alırken, resmi tatil dolayısıyla okula gidemedikleri bir günde 7-8 saat ücretleri kesiliyor. İşte 1 Mayısın öğretmenleri rahatsız eden tarafı bu.
Ülkemizde, gâvurlardan fazla gâvur icadı belirli gün ve hafta kutlanılıyor. 23-Nisanı tatil olarak kutladıktan 6 gün sonra 1 gün daha tatil olması öğrenci konsantrasyonunu da olumsuz etkiliyor. Ardından 19 Mayıs da Milli Bayramımız olduğu için yine tatil olacak. Devletin 1 Mayıs ve 1 Ocak gününü hem resmi tatil ilan edip hem de bu günlerde öğretmenlerden yaklaşık 150 lira kesinti yapmasını doğru bulmuyoruz.
İşçi 1 Mayıs da bayramını yapsın. Memur 1 Mayıs da bayram yapsa da olur yapmasa da. Ama bu resmi tatil memurlara da verilmişse ücreti de kesilmemelidir. Koskoca devlet böyle şeylerle uğraşmamalıdır. Ek Ders Yönetmeliği yeniden gözden geçirilmeli, DERS ÜCRETLERİ açısından sınıf öğretmeni- branş öğretmeni ayrımına da son verilmelidir…