Niçin Oturuyorsnuz?
Ya‘lâ b. Mürre [radıyallahu anh] anlatıyor:
Hz. Ali [radıyallahu anh] gece mescide çıkar, nâfile namaz kılardı. Biz de bir grup gençle kendisini korumak için geldik, bir yere oturduk. Namazını bitirince yanımıza gelerek,
Burada niçin oturuyorsunuz? diye sordu. Biz de,
Seni korumak için dedik. Hz. Ali,
Göktekilerden mi koruyacaksınız yoksa yerdekilerden mi? diye sordu. Biz,
Yerdekilerden dedik. O zaman Hz. Ali şöyle dedi:
Gökte (Allah tarafından) hükmü verilmeyen hiçbir şey yerde meydana gelmez. Herkesin yanında onu koruyan iki görevli melek vardır. Kaderde yazılan hüküm gelene kadar onu korurlar. Kaderdeki hüküm geleceği zaman aradan çekilir, insanı kaderiyle baş başa bırakırlar. Benim üzerimde bu şekilde Allah tarafından hazırlanmış koruyucu sağlam bir kalkan vardır. Ancak ecelim gelince, bu koruma kaldırılır.
Mümin, kendisi için takdir edilen şeyin muhakkak başına geleceğini, takdir edilmeyenin ise gelmeyeceğini kesin olarak bilinceye kadar imanın tadını tadamaz.
Kur’an’dan Bir Dua
Rabbim! Tıpkı beni küçükken koruyup yetiştirdikleri gibi sen de onlara (anne babama) acı (İsrâ 17/24).