İslâm’da İnsan Hakları.

Kur’an ve Sünnet, insanların temel hak ve özgürlüklerini açıklamış, bu hükümlere aykırılığı zulüm olarak değerlendirmiştir. Hak ve adaletin hâkim olması ve zulmün ortadan kalkması için mücadele etmek müslümanların vecibelerindendir. Peygamberimiz [sallallahu aleyhi vesellem] hicretin ilk yıllarında Medine’deki yahudiler ile anlaşma yaparak onların hak ve hürriyetlerini koruma altına almış, onların şeriatına göre işleyecek mahkemelere izin vermiştir. Daha sonra Necran hıristiyanları ile yapılan anlaşmalar da aynı hakları güvence altına almıştır. Din ve vicdan hürriyeti, kanun ve yargı önünde eşitlik, mesken dokunulmazlığı, fırsat eşitliği gibi evrensel haklar ile ırk ve kavim ayrımcılığının yasaklanması gibi kurallar İslâm’ın evrensel insan hakları anlayışını ortaya koymaktadır. Peygamber Efendimiz [sallallahu aleyhi vesellem] Vedâ haccında, insanların kanını, malını, namus ve şerefini birbirine haram kılmış, kan davasını kaldırmış, kadınlara haklarını teslim etmiş ve kavim ayrımcılığını yasaklamıştır.