Bulamayınca Şükrederiz
Ebû Ali Şakîk [kuddise sırruhû] bir gün İbrahim b. Edhem’e [kuddise sırruhû] rastladı. Şakîk-ı Belhî,
- Ey İbrahim! Geçimini temin hususunda ne yapıyorsun, diye sordu. İbrahim b. Edhem şayet elime bir şey geçecek olsa şükrediyorum, geçmese sabrediyorum, diye cevap verdi. Şakîk-ı Belhî,
- Belh köpeklerinin yaptığı da budur. Buldukları vakit riayetkâr olur, kuyruklarını sallayıp iz sürerler, bulamadıkları zaman da sabrederler. İbrahim b. Edhem,
- Peki, maişet hususunda siz nasıl davranıyorsunuz, dedi. Şakîk-ı Belhî [kuddise sırruhû],
- Şayet elimize bir şey geçecek olsa, onu tercihen başkalarına veririz (îsâr), geçmezse şükrederiz, deyince, İbrahim b. Edhem yerinden fırlayıp onu kucakladı, öptü ve,
- Vallahi, billahi sen üstatsın, dedi.
Fertlerin Hürriyetini Gözetmek
Yüce Allah aslında bütün insanları hür olarak yaratmıştır. Hiç kimse meşru bir sebep olmaksızın esir edilemez. Ancak hürriyetlerin çerçevesi belirlidir. Her insan her istediğini yapmak yetkisine sahip değildir. Öyle olsa, cemiyetin hürriyeti kaybolur gider. Herhangi bir sebeple esir olmuş kimseleri hürriyetlerine kavuşturmak, İslâm’da büyük bir hayır sayılmaktadır.