ANADOLUDAN GÖÇÜ ÖNLEMEK
Anadolu bizim evimizdir, özümüzdür, ecdadın bize emanetidir...
Atalar ne demiş;'' Sen sahip olmazsan, Bu Vatana,Kim sahip olacaktır?''
Sahibi olduğumuz, ecdad yadigarı bu toprakların, hepsi şehit kanı ile sulanmıştır. O nedenle, saygı duyulması gereken yerlerdir. Bir karış toprağını dahi, koruyup, kollamak görevimizdir.
Son zamanlarda, çeşitli nedenlerle Anadolu şehirlerinden, büyük kentlere göç; devam etmektedir. Bunu önlemenin yolu, göçü önleyecek, yatırımlar yapmaktan geçer. Anadolu şehirlerinde yaşayan insanların, yaşadıkları yerlere sahip çıkmaları adına; tedbirler alınmalıdır. Alınacak tedbirler; Devlet destekli olmak zorundadır.
Bu gidişle, Nüfus oranı, gittikçe düşecektir.
İnsanlar, büyük şehirlere, ne için göç ederler? Genellikle iş ve aş, için... O halde, iş ve aşını yaşadığı şehirde, karşılarsanız; bu göç hissedilir mahiyette, azalacaktır.
Büyük şehirlerde yaşamayı göze alan adamların, işte O zaman; sıkıntılarına ve bedellerine razı olmaları, gerekir. Eğer, Anadolu şehirlerine bu söylediğimiz, yatırımlar yapılırsa; büyük şehirlere göç azalacaktır. Orada yaşama isteği içerisinde olan insanlar da; oraların, bu durumlarına katlanmak, zorunda kalacaklardır.
Devlet tarafından, Anadolu şehirlerinde yaşayan ve orada çalışan insanlarına; bu şehirlerde hayatlarını devam ettirdikleri süre için; ek ücretler ödenebilir. Devlet destekli yatırımlar, yapılabilir. Örnek olarak; Bir sağlık şehri, bir eğitim şehri, bir savunma sanayii şehri, Hizmet içi kurs alanı şehri, haline dönüştürülebilir. Bir nevi, bu şehirler nüfus açısından, nüfusun azalmaması açısından, koruma altına alınmalıdır.
Şehrin özelliğine göre yatırım şekilleri belirlenebilir. Örneğin, Tarım, hayvancılık, sebzecilik, meyvecilik, madencilik… Bu özelliği olan şehrin, o konudaki ihtisasını araştırmak ve yükseltmek için; O, bölgeye ait, yüksek okullar kurulabilir. Mezunları, orada istihdam edilebilir.
Askeri yatırımlar gibi, güvenli yerlere kurulması gereken yatırımlar; güvenli bölgeler belirlenerek, savunma sanayii yatırımları, öncelikle buralara yapılmalıdır. Devlet yatırımlarının başında; güvenlik güçlerimizin yetiştirildiği, özel mekanlar oluşturulabilir. Kayseri, komando tugayı, gibi.
Devlet, hizmet içi kurslarının merkezleri; bu tür şehirlere yönlendirebilir. Devlet kurumlarının bölge müdürlükleri; O, şehirlere kaydırılmalıdır. Bu önerileri hayata geçirirken, dikkat edilmesi gereken, en önemli husus; bütün ayrıcalıkların özellikle bir şehre değil; Tüm Anadolu şehirlerine, eşit bir şekilde dağıtılmasıdır.
Tarımsal bazı ürünlerin, uygun bölgelerde yetiştirilmesine yönelik olarak; organik tarımı teşvik edebilir. Bölgede yetişen sebze ve meyveler, öne çıkarılabilir. Pazar oluşturulabilir.
Ülkemizde devasa yatırımlar yapan, büyük şirketlere; belirli oranda Bu Anadolu şehirlerine, yatırımlarının bir kısmının yapılması için; teşvikler uygulanır. Onlara yönlendiricilik yapılır. Gerekirse zorunluluk, getirilir.
Devlet personel sayısı, çalışan sayısı, böylece bu şehirler de; artacağı için, ona bağlı olan esnaf sayısında da; fark edilir bir artış, gözlenecektir.
Bu şehirlerde yaşayan insanların genç nesillerinin; Üniversite tahsillerini, buralarda yapmaları için; ek puanlar verilmelidir. Böylece gençler, hem kemdi şehirlerinde tahsil hayatlarını devam ettirilir, hem de; aileleri yanında olacakları için; Devlete yük olmaktan kurtulurlar. Kendi şehrinin Üniversitelerinde okumak isteyen O, şehrin çocuklarına; ek puanlar verilmelidir. Kendi şehrinde okuma imkanı sağlanmış, olur.
Devlet memurluğu sınavlarında; O, şehrin Üniversitelerinden mezun olmuş gençlerin, O, şehirde açılacak kadrolara müracaat etmeleri halinde; ek puanlar verilerek, orada Devlet kadrolarında görev alması, sağlanmış olur. Böylece, şehre bağımlılığının, devamı sağlanmış olur. Memuriyetine O, şehirde devam etme mecburiyeti, getirilir. Ücret politikaları da; farklı olacağı için; O, insanlar, O, şehirde yaşamaya devam ederler.
Bu şehirde yaşayarak, emekli olduktan sonra; bu şehirde hayatını devam ettirecek insanlarımızın emekli maaşlarında; farklı uygulamalar, düzenlenebilir. Kısacası, bu şehirde hayatını devam ettirmesi için; cazip hangi uygulama var ise; hayata geçirilmelidir...
Ticaret yapan insanlardan; bu şehirde olduğu müddetçe; daha az vergi alınabilir. Sigorta primleri, daha düşük düzeyde olabilir. Devlet destekli, çeşitli teşvikler, uygulanabilir.
Devlet TOKİ aracılığı ile; çok cazip ve ucuz evler yaptırabilir. Alt yapısı yapılarak; O evlere sahip olma şartının; O, şehirde yaşamak, ilkesine bağlı olduğu belirtilmelidir. TOKİ önceliğini, böyle yerlere, vermelidir. Orada çalışan Devlet memurlarına aylık kira öder mahiyette, daireler verilir. O, dairelerde çok ucuz ve cazip, bir şekilde oturması temin edilir. Böylece emekli olana kadar, O şehirde ikamet etmesi sağlanmış olur. Şart olarak, emekliliğe kadar, O, şehirde kalması ve yaşaması eklenir.
Elektrik, Su, Doğalgaz, gibi hayatın vazgeçilmezi olan, ihtiyaç maddeleri; daha ucuz bir şekilde, tüketiciye sunulabilir.
Aynı uygulama, lojman olarak, hayata geçirilebilir. Devlet, orada çalışmak zorunda olan memurlarına; kira yardımı uygulamasını hayata geçirebilir.
Özellikle, asgari ücret uygulaması; farklı ve doyurucu bir uygulama olarak, hayata geçirilmelidir.
Kısacası, bu şehirlerde yaşayarak, hayatını devam ettiren tüm insanlara; Devlet, özel yardımlar yapmalıdır. Özel ücret politikası geliştirmelidir. Bu şehirlerde yaşayanlar, Ödüllendirilmelidir...
Daha önce de, belirtmiştik. Ülkenin değişik yerlerine seyahat için; kullanılmak üzere, Senede bir, kaç defa, ücretsiz seyahat ve tatil imkanları sağlanmalıdır.
Sosyal hayatın, vazgeçilmezi olarak kabul gören; etkinlikler, aktiviteler, zaman, zaman yapılmalıdır.
Bu alınacak tedbirleri gören insanımız; büyük şehirlerde gidip, hayatını devam ettirme çabasından vazgeçecektir.
Bu uygulamaların, görünüşte, Devlete zararı varmış gibi, gözükse de; dolaylı olarak, Devlete katkısı azımsanamayacak kadar çok olacaktır.
Bu tedbirler hayata geçirildiği zaman; nüfusun belirli bölgelerde yoğunlaşmasının önü alınmış olur. Böylece hem büyük şehirler, nefes alır. Hem de; nüfusu yoğun olan, şehirlere devasa yatırımlar yapmanın önüne geçilmiş, olur. Devletin harcaması gereken milyarlarca para, cebinde kalır.
Yoksa; Anadolu şehirlerinde terk edilmiş, duygusu hakim olacaktır. Büyük şehirler de; hayatın her alanı gittikçe, daralacaktır. Kimi zaman, içerisinden çıkılmaz bir hale gelecektir. Büyük yatırımlar, büyük paralar, demektir. Son Milletvekili sayısı belirlenirken de; bu acımasız gerçek ortaya çıkmıştır.
Anadolu şehirlerini, korumak, sahip çıkmak zorundayız. Gelebilecek her alandaki, tehlikelerden; kurtarmak zorundayız.
Anadolu´nun fetih edilişinin yıl dönümünde; bu konunun altını çizmeyi, kendime bir görev olarak, kabul ettim. Son Kalemiz ANADOLU toprakları olduğuna göre; tümüyle Ülkemizi her türlü sıkıntıdan kurtarmak görevimizdir. Bu konuda fikirler üretmek görevimizdir, düşünmek görevimizdir.
ANADOLUYU BİZE YURT OLARAK
BIRAKAN ATALARIMI BİR KEZ
DAHA RAHMETLE ANIYORUM...