Ülkemizde toplumu yönlendirmeye çalışan Basın Yayın , Yazar, Çizer, sanatçı ve kimi aydın olduğunu iddia eden, her şeyi ben bilirim benim dışımdakiler ne kadar okursa okusun, ne kadar bilime sahip olursa olsun benim gibi düşünmüyorsa önemli değil, onlar bir şey bilmez diyenler… Toplumu yanlış yönlendirmeye, Topluma bir şeyler verdiğini zannederken onlardan kademe, kademe her çeşit suçu işleyebilecek insanlar yetiştirmeye ve insanları tek taraflı düşünen birer, birey olarak hazırlamaya devam etmektedirler. Bu adamlar kimi zamanlar farklı takım tutan insanları bile, yaptıkları açıklama ve kışkırtıcı sözlerle bir birlerine düşürmeye çalışmaktadırlar. Onlara sorarsanız, bunu taraftarlık adına yaptıklarını söylerler. Bunların, amaçları nedir bilinmez ama, yetiştirdikleri bu yanlış bireyler ve büyüttükleri bu bataklık bir gün kendilerine de zarar verecektir.
Alın TV yayınlarını… kaç tanesi Türk Aile yapısına uygun senaryo edilmiş dizileri ve yayınları halka sunmaktadır. Her türlü şiddetin reklamını yapacaksınız, ondan sonra şiddetten şikayet edeceksiniz. Neymiş efendim, Halkı eğlendiriyorlarmış, hoşça vakit geçirmelerini temin ediyorlarmış. Toplumu oluşturan hangi değer yargısının toplumda yerleşmesi için, kaç tane yayın yapılmaktadır. Aileler içerisinde akla, hayale gelmeyecek entrikaları, sahtekarlıkları, aldatmaları v.s. Bu Toplumun , Aile yapısı içerisinde çok az rastlanan olumsuzlukları, her gün yaşanan bir olaylar zinciri olarak sunacaksınız. Hayal ettiğiniz, Aile yapısını ideal Aile diye tanımlayacaksınız, ondan sonra yetiştirdiğiniz canavardan şikayetçi olacaksınız. Bu Toplumun Aile yapısı içerisinde hiç mi, iyi şeyler yoktur. Dostluklar, yardımlaşmalar, paylaşmalar, derde ve sevince ortak olmalar, sayamayacağımız yüzlerce özelliği yok sayarak, hayali aile ortamları, hayali kahramanlar üreteceksiniz ve ürettiğiniz hayali kahramanlar da Bu Toplumu meydana getiren değer yargılarından hiç birini taşımayacak ve ürettiğiniz bu hayali kahraman tiplemesi ile bizim değer yargılarımızla alay eden, onları yok sayan insan tipleri yetiştirmeye çalışacaksınız… Yok, dostum bu hesap tutmaz, birileri sizin hesaplarınızı bozar.
Dünya üzerinde hala nerede bir sıkıntı olsa, Halkımız oraya yardıma koşarken, kendilerine emanet edilen, çocukları bile kendi çocukları gibi büyüten, Komşuluk ilişkilerini anlatan hikayeler ve örneklemelerle efsaneye dönen, Kendi medeniyetinde kuşlara ve yabani hayvanlara bile yaşama hakkı tanıyan bir Milleti ve onu o, hale getiren değer yargılarını yok sayacaksınız…, olmadı paşam olmadı... Dünyada nerede bir felaket var ise; Ülkemin insanı oraya yardıma koşar…
Dünya üzerinde şu anda Medeni olduğunu iddia eden, Batılı Ülkeleri bile, Dünyada, en çok kendi aralarında yapılan savaşlarda öldürülen insan sayısını ifade edecek rakamlar bulamamışlardır. Alın Dünya savaşlarının ikincisini, milyonlarca insan ölmüştür. Kendi Medeniyetinde çok sayıda ırkı, Dini, dili ayrı olan insan topluluklarını bir arada tutan, asırlarca birlik ve dirlik içerisinde yaşatan Milletimizi ve onu olgunlaştıran değer yargılarımızı, ortak özelliklerimizi yok sayacaksınız… Müthiş bir mozaikten oluşan, Coğrafya insanımızı, çeşitli renklerden oluşan bu topluluğun aralarına nifak tohumları ekeceksiniz… olmadı beyler… yemezler…
Asırlarca bu insanlar arasındaki birliktelik nasıl oluşmuş, bu kadar parçayı bir arada tutan çimento nedir, bu mozaik neden bu kadar güçlüdür… Bunları araştırmamız gerekmez midir? Yoksa gözlerimizi kapatarak bunları yok mu sayacağız! Kendi Vatanımız, Kendi Milletimiz, Kendi Ailemiz, hiç de sizin anlattıklarınız gibi değildir… asla olmayacaktır. Yalpalamalar, sarsıntılar yaşasa da, o tür sarsıntıların yaşanmasına katkı sağlamanızdan dolayı sizler gibi düşünenleri ALLAHIN İZNİYLE, pek de mutlu etmeyecektir, bu anlamdaki çalışmalarınız boşa çıkacaktır. Umarım yetiştirdiğiniz yanlış insan tiplemeleri sizlere de zarar vermez… Kendi Medeniyetini besleyen ana damarlarına düşman olan yeryüzünde sizin gibi kaç tane insan var merak ediyoruz…