10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü…
ABD-Batı hangi yüzle kutlayabildi bu günü?
Utanmaz-arlanmaz yüzleri olduğu için o beylik laflarla kutladılar elbette.
Tam da o güne denk düşecek şekilde ABD, BM Güvenlik Konseyi’nde Gazze için önerilen ateşkes teklifini veto etti.
Yani İsrail’in daha çok insan öldürmesine yeşil ışık yaptı.
Sonra da kalkıp ateşkesi ne zaman sonlandıracağına İsrail karar verir dedi.
Öte yanda da insan hakları gününü kutlamalar…
İlkesizliğin ve ikiyüzlülüğün daniskasıdır bu!
Pazar günü Ankara’da ABD Büyükelçiliğine yürüdük binlerce insan.
Ellerimizde Filistin ve Türk bayraklarıyla.
Büyükelçilik önünde toplanan insanlarımızın asıl tepkisi ABD’ye idi.
“Katillerin yuvası burası” diye slogan atan binler, parmaklarıyla ABD elçiliğini işaret ediyorlardı.
ABD’ye sadece İslam dünyasında değil yeryüzünün her yerinde öfke büyüyor.
Lafı evirmeden-çevirmeden diyeyim: Asıl katil ABD’dir.
Büyükelçilik önünde yaptığım kısa konuşmada da buna değindim.
ABD’nin desteği olmazsa İsrail bir hiçtir!
Dolayısıyla ABD, İsrail’den bin kay daha suçludur.
İsrail sadece barbar bir tetikçidir.
ABD’nin ikiyüzlülüğü aşikârdır.
ABD bizim ne dostumuzdur ne de müttefikimiz.
ABD bizim aleni hasmımızdır.
Gazze’de ölen her insanımızın kanında bizatihi ABD’nin eli vardır.
Ve o kanlı el bir kez daha BM Güvenlik Konseyi’nde daha fazla kan için kalktı.
Ve işlemiş olduğu o cürümlerinden dolayı da asla affetmeyeceğiz.
ABD’nin de bir gün zevali gelecektir elbet.
ABD’nin sadece Gazze’deki mezalimi değil Erdoğan liderliğindeki Türkiye’ye karşı izlediğin hasmane politika da tarafımızdan not edilmiş bulunmaktadır.
Mısır’da Mursi’yi deviren ABD’nin Türkiye’de Erdoğan’ı devirmeye gücü yetmemiştir. Ama Erdoğan’ı devirmek için çevirdiği her türlü entrikanın elbette farkındayız.
Hamas’ı terör örgütü olarak ilan eden ABD’nin terör örgütü PKK ve FETÖ üzerinden Türkiye’ye karşı ne tür düşmanca tutum sergilediğini bilmediğimizi sanıyorlarsa yanılıyorlar.
Şu an konjonktür müsait olmayabilir. Devran bir gün döner elbet. O vakit bütün bunların hesabı bir bir sorulur elbet.
Batsın sizin insan hakları evrensel beyannameniz!
Görünen o ki o hakları sadece kendi insanlarınız için istiyorsunuz!
Gazze’de yaşayanları insan olarak kabul etmeyen bir anlayışa sahipsiniz!
O yüzden soykırımda bir sakınca görmüyorsunuz, o nedenle katliamın devamı için parmak kaldırmakta bir sakınca görmüyorsunuz!
Size rağmen yeni bir dünya kurulacak.
Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın dediği gibi adil bir dünya.
Ama anladık ki o adil dünya sizinle mümkün değil.
Sizin oluşturduğunuz BM vb uluslararası kurumlarla da değil.
Hepsinin canı cehenneme!
Demokrasinizle ve insan haklarınızla birlikte uluslararası kurumlarınızı da başınıza çalıyoruz sizin.
Kendi zalim imparatorluğunuza payanda olsun diye kurduğunuz kurumlarınızın hiç birine güvenimiz yok bizim.
Sakın ola ki karşımıza geçip demokrasi, insan hakları, Cenevre sözleşmesi ve uluslararası hukuk nutukları atmayasınız.
Hepsi bizim gözümüzde çöp!
Çöp olmasını sağlayan da kendiniz oldunuz!
Güçlünün güçsüzü ezdiği bir dünya zalim bir dünyadır. Ve siz o dünyanın zalim hegemonlarısınız. Şimdilik öylesiniz. Ama devran değişir bir gün elbet.
Gazze’yi yerle yeksan edebilirsiniz.
Gazze halkını toptan katledebilirsiniz.
Ama bilesiniz ki yeryüzünün her yeri artık sizin için bir Gazze’dir.
Ve günün sonunda yenileceksiniz.
Maskeniz düştü.
Eliniz kanlı sizin.
Yüreğinizde vicdandan eser yok.
Kurduğunuz dünya düzeni bu haliyle devam edemez.
Size rağmen yeni bir dünya kurulacak.
Bugün olmazsa yarın, ama mutlaka.
O akıttığınız kanlar sizin zevalinizi sağlayacak.
Unutmayınız: Her Fravun’un bir Musa’sı vardır.
Selahaddin’lerin de sonu gelmez elbet!