Sabır sıkıntılı bir iştir. Ama sabrettiğimiz zaman çektiklerimiz yanımıza kâr kalır. Bize sayısız faydası dokunur. Tabii ki en büyük faydası ahirettedir ama ahlâkımızı güzelleştirdiği için dünyadaki kıymeti de azımsanamaz. Çünkü kanaat, tevekkül, hilim, tevazu gibi güzel ahlâka dair pek çok haslet sabırla kazanılır.
Sabır hakkında söylenmiş sözler, onun kapsamı ve kısımları hakkında da bilgi vermektedir. Mesela sahabenin büyüklerinden İbn Abbas [radıyallahu anh] hazretleri şöyle buyurmuştur: “Kur’ân-ı Kerîm’de zikredilen sabır üç kısımdır: Emirleri yerine getirmekteki sabır. Yasakları terketmekteki sabır. Musibetlere karşı sabır.”
Meşhur âlim ve mutasavvıflarımızdan Ebû Tâlib el-Mekkî de [rahmetullahi aleyh] şunları söylemiştir: “Sabır kısım kısımdır. Bunların en önemlileri nefsin isteklerine karşı direnmek ve Mevlâ’nın isteklerine hizmete devam etmektir. İnsanın var gücüyle çabalaması, kalbini nefsanî duygulardan, şeytanî arzu ve isteklerden, dünyevî süs ve gösterişten arındırması da sabır çeşitlerindendir. Âfetlere feryat etmemek de sabırdandır.”