Alman atasözünü Almanya yöneticilerine hatırlatalım: “Kargalarla yârenlik eden güvercinin tüyleri beyaz kalır ama kalbi kararır.”
İngiliz atasözünü İngiltere yöneticilerine gönderelim: “Kör ata ha göz kırpmışsın ha başını sallamışsın.”
Fransız atasözü, Fransa yöneticileri için gelsin: “Bir yanlışı haklı çıkarmaya çalışmak, onu iki kat büyütür.”
*
Konu İsrail, Filistin, Gazze, Refah…
Konu saldırı, katliam, soykırım…
Konu insanlık.
Bu hatırlatmalarımız o tepe koltuklarda oturanlara ulaşır mı?
Ulaştı diyelim, durup iki dakika düşünürler mi?
Düşündüklerini varsayalım, etkilenirler mi?
Pek zayıf ihtimal.
Neredeyse ‘yok’ mesabesinde.
*
ABD yöneticileri dünya çapında araştırma yaptırsınlar.
Her ülkeye birer ekip gönderip sokaklarda dolaştırsınlar.
Basın yayın taraması istesinler.
Yeryüzünde yaşayanların ne kadarı onlara neler diyor, liste ortaya çıksın, görsünler.
*
Almanya’nın tepesindekiler kimlerle yârenlik ettiklerini hatırlasın.
İngiliz’i Fransız’ı da şapkayı önüne koyup düşünsün.
Ve hepsi birden şu soruyu akıllarından geçirip cevap arasınlar: “Danimarka kralı, niçin Kopenhag Sarayı balkonuna çıkıp Filistin bayrağı salladı? Sokakta gösteri yapan halka nasıl el salladı? Biz niye onun gibi yapamıyoruz?”
“Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Erdoğan, Filistin için yıllardan beri nasıl bu kadar samimiyetle çırpınıyor da biz niye aksine davranmaktayız?”
*
Bir yerden başlayınca, gerisi de gelir.
“Filistin bayrağı temin etmek çok mu zor?”
Sonrası şöyle gelir kendiliğinden:
“Yerimiz mi dar yoksa yenimiz mi dar
Ne var?
Uçurmuş herkes o da kim oluyor
Sen kimsin, kim bunlar
En büyük kim?
Hadi bakalım, kolay gelsin
Bir acayip zor yarış
Bana ne aman, ben anlamam
Pek hesaplı ince iş…”
*
Görüyoruz ki gözü dönmüşlerin ince işleri de kalın işleri de aşırı hesap içeriyor.
Fakat hesaplar hep yanlış.
Matematik vicdana, insanlığa uymuyorsa, doğru olma ihtimali bulunmaz.