KALICI OLANI TERCİH.

Zühd Ahireti üstün tutup dünyaya kıymet vermemek zühddür. Zühd sahiplerine zâhid denir. Kur’an ve hadislerde zühde büyük önem verilmiş, bunun zıddı olan dünyaya düşkün olma, tamah ve ihtiras yerilmiştir. Zühd tasavvufun temelidir. Ahiretteki nimetlerin buradaki nimetlerin üstünde olduğunu bilen müslümanın gözünde dünya değersizleşir. Ahireti elde etmek için daha çok ibadet eder, hak hukuk gözetir, ahlâklı olur, haramı ve helâli bilir. Böyle bir hayat yaşamayan bir kimsenin dünyadan çok ahirete önem verdiği söylenemez. İbadet zühdün tabii bir sonucudur. Yüce Allah namaz, oruç, hac ve zekât gibi ibadetleri farz kılmıştır. Hz. Peygamber [sallallahu aleyhi vesellem] ise farz olan ibadetlerle birlikte sünnet ve nâfile olanların da yerine getirilmesini tavsiye etmiştir. Farz namazlardan önce ve sonra kılınan sünnetler, teheccüd, evvâbîn gibi diğer nâfile namazlar, receb ve şaban aylarında tutulan oruçlar, umre ve sadaka böyledir. Zühd sahipleri, ibadetlerle Allah Teâlâ’ya yaklaşıp O’nun rızasını isterler.