İmam Gazâlî hazretleri [rahmetullahi aleyh], ilim sahipleri arasından kibre müptela olanları şöyle anlatıyor: “Bu âlimler, başkalarını cehaletle itham eder, hatta onlara insan nazarıyla bile bakmazlar. Onlardan her yerde hürmet ve saygı beklerler. Saygısızlık edenlere kızar, kendi ilimlerinin derinliğinden, okudukları kitaplardan, ders gördükleri hocalardan dem vururlar. Yanlarında âlim ve veli kişilerden bahsedilince yüzlerini ekşitirler. İnsanlar onların hakkında iyi dedikleri halde, onlar insanlara iyi demez. Ziyarete karşılık vermezler. Hoca olurlarsa talebelerine sert ve kaba davranırlar. Onları hususi işlerinde çalıştırırlar. Ahiretle alakalı olarak da ilimleri sayesinde kendilerini herkesten ziyade Allah’a yakın kabul eder, başkaları hakkında endişeli olurlar. Başka birinden hak ve hakikati duysalar, onu kabul etmek istemez, hemen karşısına çıkarlar. Münazara ederken birbirlerine girerler. Hatta hakkı hasmının dilinde duysa hemen çeşitli yollardan bile bile onu çürütmeye çalışırlar. Halbuki bu hal kâfir ve münafıkların vasfıdır.”