İsrail’in İbn-i Sina tıbbı üzerine ciddiyetle eğildiğini, sadece bir üniversitede o konuda dört profesör bulunduğunu Fazlıoğlu hocadan duymuştuk.
Meşhur eseri El-Kanun fi’t-Tıb 110 defa İbranice’ye tercüme edilmiş.
Nasreddin Hoca’yı da yakından biliyor olmalılar.
Hoca’nın dışarıda bir şeyler aradığını görenler merak edip sormuşlar.
Evde yüzüğünü kaybettiğini söylemiş. (Kayıp eşyanın tespih olduğunu söyleyen de var.)
Komşuları şaşırmış. “Niye burada arıyorsun?”
Hoca ibretlik cevabı yapıştırmış: “Orası karanlık olduğu için.”
*
İsrail, gördü ki Gazze’de aradığını bulamayacak, etrafa yayılıp kaybettiği itibarını oralarda aramaya niyetlendi.
Gazze’de yaşadığı büyük çaplı başarısızlık, epeyce canlarını sıkmış olmalı.
İsrail, ateşi bölgedeki diğer ülkelere yaymak için üstünü başını yırtmaya başladı.
*
Lübnan’a sıçradı.
Hamas’ın iki numaralı ismi Salih Aruri’ye Beyrut’ta suikast düzenledi.
İran’a uzandı.
Kirman vilayetinde art arda iki patlamayla 103 kişi öldü, 170 kişi yaralandı.
Türkiye’de de benzer eylemler yapmaya niyetlendi.
Eylem hazırlığındaki 34 Mossad casusu yakalandı.
“Aklınızdan bile geçirmeyin” diyerek ikaz etmiştik, dinlemediler.
MİT ve Emniyet teşkilatı için epeyce zevkli ve heyecanlı olmuştur mutlaka.
*
Düz ovada keklik gibi seken casusları, başları eğik, tek sıra hâlinde götürülürken gören İsrailli yöneticiler ne düşündü kim bilir?
“Tüh, yine tosladık!”
“Bu Türkler de çok oluyor!”
“Biz Türkiye’de hiç eylem yapamayacak mıyız?”
“Neyse, önümüzdeki eylemlere bakacağız artık.”
“MİT kuş uçurtmuyor amirim! Emniyet göz açtırmıyor!”
“Keklik gibi avladılar bizim elemanları.”
“Biz bunlarla başa çıkamayız.”
“Bu sefer olmadı, bir dahakine hazırlanalım.”
“Bizim elemanların daha kırk fırın ekmek yemesi lâzım.”
“Beceriksizler!”
“Nerede yanlış yaptık?”
“Nasreddin Hocalarının bu konuda bize yol gösterecek bir öğüdü yok muydu?”
“Göle maya mı çalsak?”
“Yok, eşeğe ters binelim.”
“İyi dedin, gel bakalım bir deneyelim.”
İran Cumhurbaşkanı Reisi, bizim Reis’i arayıp gelemeyeceğini bildirmiş.
Kirman’daki bombaların hesabının sorulacağını da açıkladı Reisi.
Kime nasıl nerede hesap soracaklar, kendileri bilir ama terör ile yüz yüze gelmenin ne demek olduğunu görmesi, bizim hâlimizi anlaması için bir katkı sayılabilir.
Acı bir tecrübe.
Belki bundan sonra terör örgütlerine örtülü veya açık destek verirken bir kere daha düşünürler.
Kural değişmez. Terör, günün birinde destek vereni de yakar.