Helâl Kazanç İbadettir
İslâm’da çalışma ve helâl kazanç, tıpkı ilim gibi farz telakki edilmiş, kişinin kimseye muhtaç olmadan hayatını sürdürebilmesi, çoluk çocuğunun nafakasını temin etmek maksadıyla meşru yoldan çalışıp kazanması ibadet kabul edilmiştir. Nitekim, Kim ailesi için helâlinden rızık kazanmak için çalışırsa o kimse Allah yolunda cihad eden kimse gibidir. Kim dünyada, iffet içinde yaşamak için helâl rızık ararsa ölünce şehidlerin derecesinde olur buyrulmuştur. Helâli aramak cihad, onu başkasına yedirmek iyilik, helâl kazanmak için yardımlaşmak takva, helâl lokma yemek ibadettir. Ayrıca haramı terketmek vâciptir. Şüphelileri terketmek sünnettir. Buna takva denir. Zühd, helâlin azıyla kanaat etmektir. Vera‘, mubahları ihtiyaç miktarı kullanmaktır. Bu zâhire ait zühddür. Bir de manevi zühd vardır. O ise dünya sevgisini terketmek, gönlü dünya sevgisinden temizlemek ve ahiret ile meşgul olmaktır. Bu uğurda kendisinin ve çocuklarının ihtiyaçlarını gidermek ve kimseye muhtaç olmamak en büyük cihaddır. Hatta birçok ibadetten daha sevaptır.