pendik escort bayan
https://www.ozmenpc.com/masaustu-pc-oyuncu
ak
Abdülkadir ERKAHRAMAN
Köşe Yazarı
Abdülkadir ERKAHRAMAN
 

TÜRDEF DIŞ İŞLERİ:Filistinlilere yönelik soykırıma varan imha savaşını durdurmak için harekete geçmeye çağırıyoruz.

İsrail ne vadediyor? Önce bedava ev, bedava arazi, bedava yaşam… İşgalciler yoksul ve düşkün olduğu yerlerden Filistin topraklarına bu vaatlerle geldi, getirildi. Karşılığını da buldular. Elbette dünyada bedava bir şey olmaz. O yüzden çaldılar. Evleri, arazileri, yaşamları çaldılar. Ya da en yumuşatılmış haliyle çalıntı mala, çalıntı bir hayata çöktüklerini bilerek kulakları üstüne yattılar. Hırsızlık aşaması büyük oranda tamamlandıktan sonra İsrail güvenlik ve refah vadetti. Güvenlik vaadi hızlı karşılık buldu. ABD, askeri koruma sağladı ve güvenlik desteğini sürekli artırdı. Güvenlik sağlanınca refah da gecikmedi. Zaten bu ikisi arasında korelasyon vardır. İsrail inişli çıkışlı ve enflasyonist dönemlerden sonra zenginlik vaadini de İsraillilere sundu. Böylece insan yaşamına göre dahi kısa bir dönemi sürdürdüler. Bugünse durum farklı... İsrail artık halkına güvenlik sunamaz halde, hiçbir zaman da yeniden sunamayacak. Daha doğrusu güvenliği yeniden sağlama ihtimali kalmadı. Çünkü İsrail, sadece bölge halkları için değil, tüm insanlık için bir tehdit olduğunu gösterecek kadar terör üretti. Bu durumu tersine çevirmek de İsrail halkı için her geçen gün daha zor. Haliyle İsrail’in refah devleti imajı da yıkılıyor. İsrail para birimi şekel, piyasaya yapılan dolar enjeksiyonuna rağmen olayların başlangıcından bu yana %10 değer kaybetti. Borsasındaki değer kaybı gene %10 civarında. (Türkiye için de durum benzer diyen olacaksa gerçekle spekülasyon arasındaki farkı anlamamış olanlardır.) İsrail ekonomisi hızlı büyürken (2021 %8,6 ve 2022 %6,5) bugün resesyona düşmesi kaçınılmaz olarak değerlendiriliyor. İsrail toplumu herhangi bir toplum değil. Ekonomik göstergeleri göz ardı edemezler. Belki Netanyahu (daha iyisi netansatan) ve avenesi (savaş kabinesi) bugün ekonomik kayıplara uğramayı yarınki kazanımlarına tercih ediyor olabilir. Fakat hangi kazanımlara yürümek istediğini açık edemeyeceğinden ve etse dahi gücü yetmeyeceğinden toplumu ikna etmesi mümkün değil. Bu yüzden İsrail halkının ekonomik kayıplara tepkisi Netanyahu’nun umduğundan şiddetli olacaktır. İsrailliler artık buralarda huzur bulamaz, eğer Netanyahu ve avenesini bir an önce yargılayıp insanlık suçları nedeniyle cezalarını kesemezlerse. Geciktikleri her gün güvenlikleri ve refahlarında gidiyor. Yakında ikisi de kalmayacak. Hatta ekonomik şartlar İsrail halkı için çok daha kötü olacak. Netanyahu ve avenesini yargılayabileceklerini düşünmüyorlarsa İsraillilerin yapacakları en iyi iş İsrail’i ivedilikle terk etmek olur. Çünkü biliyorlar ki kendi katillerini kendileri değil, başkaları durdurmak zorunda kalırsa sonu kimse için güzel bitmez.   Harvardlı öğrencilerin bildirisini okur musun Harvardlı öğrenciler direniyor. O kitaplarına atıf verdiğimiz anlı şanlı sandığımız akademisyenler falan turnusol kâğıdı gibi ortaya çıktı. Öğretim üyelerinin baskılarına, bağışçıların tehditlerine, istihdam sopalarına rağmen inadına davalarını sürdürdüler. Rızkın sahibini kendisiymiş zannedenleri sallamadılar. Tüm dünyadaki üniversitelere de ilham oldular. Bugün dünyanın çoğu üniversitesine yayılan sessiz eylemleri başlattılar. Çocuklar ölürken çığlık attılar. İşte, görülmek istenen, insanlık değerlerinin tutulup ayağa kaldırılması denilen şey bu… Kendi kendisini inkâr edercesine aşağılanan insanlık değerlerinin… Harvard bildirisine imza atan öğrenciler gelecekte iyi bir liderlik yapacaklarını şimdiden ortaya koydular. Ben de bildirilerinin çevirisini olduğu gibi paylaşmak isterim. Harvard Filistin ile Dayanışma Gruplarından Filistin’deki Duruma İlişkin Ortak Açıklama “Aşağıda imzası bulunan öğrenci örgütleri olarak bizler, ortaya çıkan tüm şiddet olaylarından tamamen İsrail rejimini sorumlu tutuyoruz. Bugünkü olaylar yoktan ve sebepsiz yere meydana gelmedi. Son yirmi yıldır Gazze’deki milyonlarca Filistinli açık hava hapishanesinde yaşamaya zorlandı. İsrailli yetkililer “cehennemin kapılarını açma” taahhüdü verirken Gazze’de katliamlar başlamıştı bile. Gazze’deki Filistinlilerin sığınacak barınakları ve kaçacak yerleri yok. Önümüzdeki yıllar boyunca Filistinliler, İsrail’in uyguladığı vahşetin neden olduğu travmaya katlanmak zorunda kalacak. Bunun tek sorumlusu İsrail apartheid (ırk temelli ayrımcılık) rejimidir. İsrail barbarlığı 75 yıldır Filistin varlığını şekilden şekle soktu. Sistematik arazi gasplarından sinir bozucu hava saldırılarına, keyfi göz altılardan askeri kontrol noktası baskılarına, aileleri ayrılmaya zorlamalardan amaca yönelik vahşi cinayetlere kadar her tür yöntemle Filistinliler yavaş olduğu kadar ani bir ölümü beklemeye zorlandı. Bugün Filistin’in çilesi nereye varacağı kestirilemeyen boyutlara doğru gidiyor. Önümüzdeki günler misilleme görünümlü sömürgeciliğe karşı sapasağlam bir duruş gerektirecek. Harvardlıları ”
Ekleme Tarihi: 24 Ekim 2023 - Salı

TÜRDEF DIŞ İŞLERİ:Filistinlilere yönelik soykırıma varan imha savaşını durdurmak için harekete geçmeye çağırıyoruz.

İsrail ne vadediyor? Önce bedava ev, bedava arazi, bedava yaşam…

İşgalciler yoksul ve düşkün olduğu yerlerden Filistin topraklarına bu vaatlerle geldi, getirildi. Karşılığını da buldular. Elbette dünyada bedava bir şey olmaz. O yüzden çaldılar. Evleri, arazileri, yaşamları çaldılar. Ya da en yumuşatılmış haliyle çalıntı mala, çalıntı bir hayata çöktüklerini bilerek kulakları üstüne yattılar.

Hırsızlık aşaması büyük oranda tamamlandıktan sonra İsrail güvenlik ve refah vadetti.

Güvenlik vaadi hızlı karşılık buldu. ABD, askeri koruma sağladı ve güvenlik desteğini sürekli artırdı. Güvenlik sağlanınca refah da gecikmedi. Zaten bu ikisi arasında korelasyon vardır. İsrail inişli çıkışlı ve enflasyonist dönemlerden sonra zenginlik vaadini de İsraillilere sundu.

Böylece insan yaşamına göre dahi kısa bir dönemi sürdürdüler.

Bugünse durum farklı... İsrail artık halkına güvenlik sunamaz halde, hiçbir zaman da yeniden sunamayacak. Daha doğrusu güvenliği yeniden sağlama ihtimali kalmadı. Çünkü İsrail, sadece bölge halkları için değil, tüm insanlık için bir tehdit olduğunu gösterecek kadar terör üretti. Bu durumu tersine çevirmek de İsrail halkı için her geçen gün daha zor.

Haliyle İsrail’in refah devleti imajı da yıkılıyor. İsrail para birimi şekel, piyasaya yapılan dolar enjeksiyonuna rağmen olayların başlangıcından bu yana %10 değer kaybetti. Borsasındaki değer kaybı gene %10 civarında. (Türkiye için de durum benzer diyen olacaksa gerçekle spekülasyon arasındaki farkı anlamamış olanlardır.)

İsrail ekonomisi hızlı büyürken (2021 %8,6 ve 2022 %6,5) bugün resesyona düşmesi kaçınılmaz olarak değerlendiriliyor.

İsrail toplumu herhangi bir toplum değil. Ekonomik göstergeleri göz ardı edemezler. Belki Netanyahu (daha iyisi netansatan) ve avenesi (savaş kabinesi) bugün ekonomik kayıplara uğramayı yarınki kazanımlarına tercih ediyor olabilir. Fakat hangi kazanımlara yürümek istediğini açık edemeyeceğinden ve etse dahi gücü yetmeyeceğinden toplumu ikna etmesi mümkün değil. Bu yüzden İsrail halkının ekonomik kayıplara tepkisi Netanyahu’nun umduğundan şiddetli olacaktır.

İsrailliler artık buralarda huzur bulamaz, eğer Netanyahu ve avenesini bir an önce yargılayıp insanlık suçları nedeniyle cezalarını kesemezlerse. Geciktikleri her gün güvenlikleri ve refahlarında gidiyor. Yakında ikisi de kalmayacak.

Hatta ekonomik şartlar İsrail halkı için çok daha kötü olacak. Netanyahu ve avenesini yargılayabileceklerini düşünmüyorlarsa İsraillilerin yapacakları en iyi iş İsrail’i ivedilikle terk etmek olur.

Çünkü biliyorlar ki kendi katillerini kendileri değil, başkaları durdurmak zorunda kalırsa sonu kimse için güzel bitmez.

 

Harvardlı öğrencilerin bildirisini okur musun

Harvardlı öğrenciler direniyor.

O kitaplarına atıf verdiğimiz anlı şanlı sandığımız akademisyenler falan turnusol kâğıdı gibi ortaya çıktı.

Öğretim üyelerinin baskılarına, bağışçıların tehditlerine, istihdam sopalarına rağmen inadına davalarını sürdürdüler. Rızkın sahibini kendisiymiş zannedenleri sallamadılar.

Tüm dünyadaki üniversitelere de ilham oldular. Bugün dünyanın çoğu üniversitesine yayılan sessiz eylemleri başlattılar. Çocuklar ölürken çığlık attılar.

İşte, görülmek istenen, insanlık değerlerinin tutulup ayağa kaldırılması denilen şey bu… Kendi kendisini inkâr edercesine aşağılanan insanlık değerlerinin…

Harvard bildirisine imza atan öğrenciler gelecekte iyi bir liderlik yapacaklarını şimdiden ortaya koydular.

Ben de bildirilerinin çevirisini olduğu gibi paylaşmak isterim.

Harvard Filistin ile Dayanışma Gruplarından Filistin’deki Duruma İlişkin Ortak Açıklama
“Aşağıda imzası bulunan öğrenci örgütleri olarak bizler, ortaya çıkan tüm şiddet olaylarından tamamen İsrail rejimini sorumlu tutuyoruz.
Bugünkü olaylar yoktan ve sebepsiz yere meydana gelmedi. Son yirmi yıldır Gazze’deki milyonlarca Filistinli açık hava hapishanesinde yaşamaya zorlandı. İsrailli yetkililer “cehennemin kapılarını açma” taahhüdü verirken Gazze’de katliamlar başlamıştı bile. Gazze’deki Filistinlilerin sığınacak barınakları ve kaçacak yerleri yok. Önümüzdeki yıllar boyunca Filistinliler, İsrail’in uyguladığı vahşetin neden olduğu travmaya katlanmak zorunda kalacak.
Bunun tek sorumlusu İsrail apartheid (ırk temelli ayrımcılık) rejimidir. İsrail barbarlığı 75 yıldır Filistin varlığını şekilden şekle soktu. Sistematik arazi gasplarından sinir bozucu hava saldırılarına, keyfi göz altılardan askeri kontrol noktası baskılarına, aileleri ayrılmaya zorlamalardan amaca yönelik vahşi cinayetlere kadar her tür yöntemle Filistinliler yavaş olduğu kadar ani bir ölümü beklemeye zorlandı.
Bugün Filistin’in çilesi nereye varacağı kestirilemeyen boyutlara doğru gidiyor. Önümüzdeki günler misilleme görünümlü sömürgeciliğe karşı sapasağlam bir duruş gerektirecek. Harvardlıları
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sivasbulteni.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.