pendik escort bayan
https://www.ozmenpc.com/masaustu-pc-oyuncu
ak
Abdülkadir ERKAHRAMAN
Köşe Yazarı
Abdülkadir ERKAHRAMAN
 

Türkiye-ABD ilişkilerinde de sıra dışı mesaiyi tespit gerekiyor.

Açılışını Kissinger yaptı, hepsinden öncedir. Saymasak bile; Haziran ayında Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Temmuz ayında Hazine Bakanı Janet Yellen, ağustos ayında da Ticaret Bakanı Gina Raimondo ardı ardına ‘düşman’ Çin’e gittiler ve hem mevkidaşları hem de ‘duruma göre’ Devlet Başkanı tarafından kabul edildiler… Her ziyaret karşılıklı mesajlara sahne olduğundan iki ülke basınının yoğun ilgisine, derin analizlere mazhar oldu. Ancak paralel gelişmeler bu sıra dışı tabloya yine iliştirilmedi… Çin’e sonraki kritik ziyaret İngiltere Dışişleri Bakanı Cleverly tarafından gerçekleştirildi. Hepsinden önemli. Yalnız bu ziyaret sırasında Birleşik Krallık’ın Savunma Bakanı istifa etti! Oval Ofis ve 10 numaraya giden koridorlar biliyor ki, iki ülke arasındaki anlaşmazlıklardan yükselen bir kriz bu; bir yönüyle Ukrayna, bir yönüyle Avrupa-İngiltere ilişkileri, nihayet Rusya ve Çin’le ilişkilerin zıt boyutlarını barındırıyor. Elbette iki ayrıcalıklı müttefik, ‘Çin’e nasıl yaklaşılmalı’ sorusuna farklı yanıtlar üretseler de, pratik daha uyumlu çalışıyor… Nitekim Çin için kırmızının kırmızısı çizgi olan Tayvan konusunda ziyaretler devam ederken iki hamle geldi. ABD, Tayvan için “egemen devlet” tarifini kullanırken, İngiltere Parlamentosu yine Tayvan’dan “Bağımsız Ülke” olarak bahsetti. Haliyle Pekin delirdi… Gösterilen sopanın elbette farkındalar ama ABD-İngiltere arasındaki ‘yaklaşım farkı’nı tartmak istiyorlar. Olmadı, Pekin, eylül ayı içinde daha önemli bir konuğu, BRICS ve G20 buluşmalarına ‘gitmeyen’ Rusya Devlet Başkanı Putin’i, ‘Kuşak-Yol Projesi Zirvesi’nde ağırlayacak… Hepsinin fotoğrafını yüksek çözünürlükte çekeceğiz ama şu an mim koyulması gereken, gelişmelerdeki sıra dışılık!   STİL İKİ… İkinci kritik gelişme/bölge, merkezinde Ankara’nın olduğu bir haritaya basıyor. Türkiye’nin, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’la abandığı Irak ziyaretinin etkileri hem bu ülkede hem de Suriye ve İran’da dalgalanmalar yaratıyor… İlginç bir durum. Daha evvel “hazırlık” ibaresiyle kulağa kar suyu kaçırmıştık. Çok farklı yüzeyleri olan ziyaretin hepsini aynı odaklara yönelttiği görülebiliyor… Birincisi, ‘Kalkınma Yolu Projesi’. ‘Stratejik’ denilen budur. Sadece Irak’ı değil bölgede bulunan/gözü olan mahfilleri de bu ‘yola getirecek’ gibi. Ancak Körfez bölgesini bağlayacağı kesin!   Yola çıkmışken, Türkiye-Rusya-Katar ortaklığıyla baştan kurulmaya çalışılan Tahıl Yolu’na nasıl bağlanır sorusu akla gelmeli! Soçi’deki Erdoğan-Putin görüşmesine bu gözle de bakılmalı! Fakat asıl, İran ve Suriye boyutları, İsrail ayağı ile Irak’ın kuzeyi önemli. İran-Irak da anlaşma imzaladı ve İran’a yönelik kuzeyden gelecek saldırıların engellenmesi takvime bağlandı. Zamanında Türkiye’nin Pençe harekâtlarını da İran’ın bölgeye vaziyet etmesinin önünü kesmek için yaptığını düşünebiliriz. Bağdat ve Erbil’in kuzeyin terör örgütlerinden temizlenmesi yolunda Türkiye’yle somut işbirliği gerçekleştirecekleri yönünde kuvvetli intiba var. Öte yandan Suriye’de, Arap aşiretlerinin terör örgütü PKK’ya yönelik atakları da son derece dikkat çekici. İş o noktaya geldi ki, ABD kontrolündeki petrol kuyularını yakmaya kadar vardı. Rusya’nın katkısı, ‘kıymetlendirmesi’ ne acaba? Yine kimi haberlere göre terör örgütü bir sıkışma/ezilme hali hissediyor. ‘Devamının geleceğini’ tahmin ediyor ve bunun için ABD’den yardım istiyor. Sonuç olarak Bakan Fidan’ın Irak ziyareti, komşu tüm coğrafyaları etkileyecek dinamiği tetiklemiş görünüyor. Belli ki bir finali de olacak!   ABD açısından ise hareketlilik Pentagon ve CENTCOM tarafından izleniyor. Mart ayında Suriye’ye gelen Genelkurmay Başkanı Mark Miley’in on gün evvel, ‘Ortadoğu’dan çıkmayacağız’ dediğini de kenara yazalım. STİL ÜÇ… Türkiye-ABD ilişkilerinde de sıra dışı mesaiyi tespit gerekiyor… Son haftanın askeri işbirlikleri dahi dikkat çekici; meşhur/meşum 6’ncı Filo’nun amiral gemisi USS Mount Whitney’in Sarayburnu’na, USS Normandy kruvazörünün Aksaz’a demirlemesi, dünyanın en büyük uçak gemisi USS Gerald Ford’un Antalya’ya gelmesi, ama önemlisi TCG Anadolu ile kolkola Akdeniz’e açılıp tatbikat yapması, 6’ncı filo komutanının Gölcük Deniz Üssü’nü ziyareti, ABD Avrupa ve Afrika Kara Komutanlığı askerleriyle Türk Hava İndirme komandolarının Kayseri’deki tatbikatı, vs…
Ekleme Tarihi: 02 Eylül 2023 - Cumartesi

Türkiye-ABD ilişkilerinde de sıra dışı mesaiyi tespit gerekiyor.

Açılışını Kissinger yaptı, hepsinden öncedir. Saymasak bile; Haziran ayında Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Temmuz ayında Hazine Bakanı Janet Yellen, ağustos ayında da Ticaret Bakanı Gina Raimondo ardı ardına ‘düşman’ Çin’e gittiler ve hem mevkidaşları hem de ‘duruma göre’ Devlet Başkanı tarafından kabul edildiler…

Her ziyaret karşılıklı mesajlara sahne olduğundan iki ülke basınının yoğun ilgisine, derin analizlere mazhar oldu. Ancak paralel gelişmeler bu sıra dışı tabloya yine iliştirilmedi…
Çin’e sonraki kritik ziyaret İngiltere Dışişleri Bakanı Cleverly tarafından gerçekleştirildi. Hepsinden önemli. Yalnız bu ziyaret sırasında Birleşik Krallık’ın Savunma Bakanı istifa etti! Oval Ofis ve 10 numaraya giden koridorlar biliyor ki, iki ülke arasındaki anlaşmazlıklardan yükselen bir kriz bu; bir yönüyle Ukrayna, bir yönüyle Avrupa-İngiltere ilişkileri, nihayet Rusya ve Çin’le ilişkilerin zıt boyutlarını barındırıyor.
Elbette iki ayrıcalıklı müttefik, ‘Çin’e nasıl yaklaşılmalı’ sorusuna farklı yanıtlar üretseler de, pratik daha uyumlu çalışıyor…
Nitekim Çin için kırmızının kırmızısı çizgi olan Tayvan konusunda ziyaretler devam ederken iki hamle geldi. ABD, Tayvan için “egemen devlet” tarifini kullanırken, İngiltere Parlamentosu yine Tayvan’dan “Bağımsız Ülke” olarak bahsetti. Haliyle Pekin delirdi…
Gösterilen sopanın elbette farkındalar ama ABD-İngiltere arasındaki ‘yaklaşım farkı’nı tartmak istiyorlar. Olmadı, Pekin, eylül ayı içinde daha önemli bir konuğu, BRICS ve G20 buluşmalarına ‘gitmeyen’ Rusya Devlet Başkanı Putin’i, ‘Kuşak-Yol Projesi Zirvesi’nde ağırlayacak…
Hepsinin fotoğrafını yüksek çözünürlükte çekeceğiz ama şu an mim koyulması gereken, gelişmelerdeki sıra dışılık!

 

STİL İKİ…

İkinci kritik gelişme/bölge, merkezinde Ankara’nın olduğu bir haritaya basıyor. Türkiye’nin, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’la abandığı Irak ziyaretinin etkileri hem bu ülkede hem de Suriye ve İran’da dalgalanmalar yaratıyor…

İlginç bir durum. Daha evvel “hazırlık” ibaresiyle kulağa kar suyu kaçırmıştık. Çok farklı yüzeyleri olan ziyaretin hepsini aynı odaklara yönelttiği görülebiliyor…

Birincisi, ‘Kalkınma Yolu Projesi’. ‘Stratejik’ denilen budur. Sadece Irak’ı değil bölgede bulunan/gözü olan mahfilleri de bu ‘yola getirecek’ gibi. Ancak Körfez bölgesini bağlayacağı kesin!

 
Yola çıkmışken, Türkiye-Rusya-Katar ortaklığıyla baştan kurulmaya çalışılan Tahıl Yolu’na nasıl bağlanır sorusu akla gelmeli! Soçi’deki Erdoğan-Putin görüşmesine bu gözle de bakılmalı!

Fakat asıl, İran ve Suriye boyutları, İsrail ayağı ile Irak’ın kuzeyi önemli. İran-Irak da anlaşma imzaladı ve İran’a yönelik kuzeyden gelecek saldırıların engellenmesi takvime bağlandı. Zamanında Türkiye’nin Pençe harekâtlarını da İran’ın bölgeye vaziyet etmesinin önünü kesmek için yaptığını düşünebiliriz.

Bağdat ve Erbil’in kuzeyin terör örgütlerinden temizlenmesi yolunda Türkiye’yle somut işbirliği gerçekleştirecekleri yönünde kuvvetli intiba var. Öte yandan Suriye’de, Arap aşiretlerinin terör örgütü PKK’ya yönelik atakları da son derece dikkat çekici. İş o noktaya geldi ki, ABD kontrolündeki petrol kuyularını yakmaya kadar vardı. Rusya’nın katkısı, ‘kıymetlendirmesi’ ne acaba?

Yine kimi haberlere göre terör örgütü bir sıkışma/ezilme hali hissediyor. ‘Devamının geleceğini’ tahmin ediyor ve bunun için ABD’den yardım istiyor.

Sonuç olarak Bakan Fidan’ın Irak ziyareti, komşu tüm coğrafyaları etkileyecek dinamiği tetiklemiş görünüyor. Belli ki bir finali de olacak!
 
ABD açısından ise hareketlilik Pentagon ve CENTCOM tarafından izleniyor. Mart ayında Suriye’ye gelen Genelkurmay Başkanı Mark Miley’in on gün evvel, ‘Ortadoğu’dan çıkmayacağız’ dediğini de kenara yazalım.
STİL ÜÇ…

Türkiye-ABD ilişkilerinde de sıra dışı mesaiyi tespit gerekiyor…

Son haftanın askeri işbirlikleri dahi dikkat çekici; meşhur/meşum 6’ncı Filo’nun amiral gemisi USS Mount Whitney’in Sarayburnu’na, USS Normandy kruvazörünün Aksaz’a demirlemesi, dünyanın en büyük uçak gemisi USS Gerald Ford’un Antalya’ya gelmesi, ama önemlisi TCG Anadolu ile kolkola Akdeniz’e açılıp tatbikat yapması, 6’ncı filo komutanının Gölcük Deniz Üssü’nü ziyareti, ABD Avrupa ve Afrika Kara Komutanlığı askerleriyle Türk Hava İndirme komandolarının Kayseri’deki tatbikatı, vs…
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sivasbulteni.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.