İbrahim Hakkı Hazretlerinin Mektubu
Canım oğlum Molla Halil! On senedir sûretimi, belki iki kaşımın arasını hatırından bir an olsun çıkarmıyorsun. Ayaktayken otururken, yerken içerken, gidip gelirken kalbine nakşetmekten bir an gafil kalmıyorsun ki şeklimiz kalbinde sağlamlaşsın ve hep bizi düşünesin. Bizim gönlümüze gelen senin gönlüne yol bulur. Sonra muradına ulaşıp bu sırları kendinde müşahede eder, kendinde bulursun.
Canım oğlum, hüzünlenme, elbette meramına ulaşıp tevhid sırrına erişir ve muhabbet denizine dalar öyle gidersin. Sırrını sakla. Sırrı selâmette olan, kalbi sırlarla dolu, saf olandır. Sırrı açıklamanın sonu pişmanlıktır. Sakın her önüne gelene hikmeti söyleme. Ki sana yalancıdır demesinler. Avam ile sohbet ettiğinde, İnsanlarla anlayacakları seviyede konuş sözü gereğince hareket et. Her ne sual ederlerse güler yüzle cevap verip sözü uzatma. Onları güler yüzle karşıla, güler yüzle uğurla. Dışın daima halkla, için Hak’la olsun. Sakın halk ile meşgul olman Hak’tan gafil olmana sebep olmasın. Maksadın din ise dünyadan geç, Allah’a dayan. Cümle varlıktan geç, Hakk’a yönel.