pendik escort bayan
https://www.ozmenpc.com/masaustu-pc-oyuncu
ak
Abdülkadir ERKAHRAMAN
Köşe Yazarı
Abdülkadir ERKAHRAMAN
 

MASA DAĞILDI

6’lı Masa ile HDP’nin ortak adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, seccadeye ayakkabıyla basması gündemin ilk sırasına oturdu. Gelen tepkiler karşısında durumu düzeltmeye çalışan Kılıçdaroğlu, bu dikkatsizliği yüzünden CHP’nin utanç dolu mazisinin hatırlanmasına sebep oldu. 2010 yılında FETÖ’nün kaset kumpasıyla CHP’yi ele geçiren Kılıçdaroğlu’nun acınacak bir durumu var aslında. Genel Başkan olmasıyla birlikte Fetullahçılar etrafını sardı. Görünen-görünmeyen, bilinen-bilinmeyen epey bir FETÖ’cü danışmana sahip Kemal Bey. Danışmanın FETÖ’cü olursa takiye birinci davranış biçimi olur. FETÖ demek takiye demektir. Muhtemelen Kemal Bey’e, “Efendim biz yıllarca rakı içerek sizinkileri kandırdık; siz de takiye yaparak muhafazakârı kandırabilirsiniz” demişlerdir. Bir dizi söz ve eylem kayıtlara girdikten sonra takiyeci olmak kolay değil. Yılların birikmişliği var. Tonlarca laf söylenmiş, imzalar atılmış. Bunların hepsinin kaydı kuydu var. Bir insana böyle bir yük yüklemek insani değil. Başörtüsüne bez parçası demişsin, yasağın devam etmesi için Anayasa Mahkemesi’ne itiraz etmişsin. Rahmetli Erbakan’ın yaşına rağmen hapiste çürümesi için imza atmışsın. Hâsılı çok zor bir görev yüklemişler Sayın Kılıçdaroğlu’na. Hakkını yememek lazım. Kemal Bey 10 yılı aşkın bir süre görevini başarıyla yaptı. Muhafazakâr mahallede arkadaşlar buldu. Ankara’ya ülkücü, İstanbul’a sağcı aday buldu. Hem de Kur’an okuyanından. Gel zaman git zaman Kemal Bey’in yolu siyasi münafıklarla kesişti. TAKİYECİ FETULLAHÇILARIN VE SİYASİ MÜNAFIKLARIN TALEPLERİ Galiba olan ondan sonra oldu. Takiyeci Fetullahçılardan sonra siyasi münafıkların talepleri üst üste gelince Kemal Bey’in hatları karıştı. Önce başörtüsü çıkışı yaptı, Anayasa restini yiyince geri adım attı. Sonra siyasi münafıkların istekleri gelmeye başladı. Onlara söz verdikçe bu kez parti içinde homurdanmalar başladı. Sayın Kılıçdaroğlu adaylığını garanti altına almaya çalıştıkça taviz verdi, taviz verdikçe kontrolü kaybetti. Masa bir ara dağıldı. Araya hatırlı dostlar girdi. Marriott Otel’in sağır odalarında mesele çözüme kavuşturuldu. Masa tekrar kuruldu, ancak eski tat kalmadı. İki kez Cumhurbaşkanlığı seçiminde aday olmayan Kılıçdaroğlu, üçüncüsünde aday olmayı başardı, ama talihsizliğe bakın ki seçim süreci Ramazan ayına denk geldi. Ramazan demek iftar demek, oruç tutan insanlarla masaya oturup kalkmak demek. İftar masasındaki insanlar yuvarlak masadakiler gibi değil, iftar sonrası namaz demek. İşte öyle bir iftar organizasyonundan sonra adayların liderleriyle fotoğraf çektirme yarışına girmesi sonucu Kemal Bey bastığı yere dikkat etmemiş ve malum fotoğraf ortaya çıkmış. Ayaklar takiye yapamamış gitmiş seccadenin üstünde durmuş. YOBAZ ULTRA LAİKLER DURUMA SEVİNDİ Kılıçdaroğlu’nun hangi hisle o davranışı gerçekleştirdiğini bilmiyoruz. Ancak yobaz ultra laiklerin duruma sevindiğini söyleyebiliriz. “Aaa Kemal Bey değişmemiş hâlâ dini simgelere karşı bir hassasiyet gelişmemiş” diye sevinenler de olabilir. Bu fotoğrafın Kemal Bey’i müşkül duruma düşürmekle birlikte, bir faydası da oldu. HDP’nin “Adayımız Kılıçdaroğlu” açıklamasından sonra sahada yaşanan büyük tepkinin gündemden düşmesine yaradı bu fotoğraf. “PKK’nın uzantısı HDP ile niçin iş birliği yaptınız” diyenlerin yerini “Niye seccadeye ayakkabınızla bastınız” almaya başladı. Oysa asıl konu HDP ile ittifak olmalı. Zira Kemal Bey’in seçilmesini isteyenlerin en büyük hedefi, Türkiye’yi Suriye’de kurmak istedikleri terör koridoruna müdahale edemeyecek hale getirmektir. Dolayısıyla Kemal Bey’in ayaklarıyla uğraşacak vaktimiz yok.
Ekleme Tarihi: 05 Nisan 2023 - Çarşamba

MASA DAĞILDI

6’lı Masa ile HDP’nin ortak adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, seccadeye ayakkabıyla basması gündemin ilk sırasına oturdu. Gelen tepkiler karşısında durumu düzeltmeye çalışan Kılıçdaroğlu, bu dikkatsizliği yüzünden CHP’nin utanç dolu mazisinin hatırlanmasına sebep oldu. 2010 yılında FETÖ’nün kaset kumpasıyla CHP’yi ele geçiren Kılıçdaroğlu’nun acınacak bir durumu var aslında. Genel Başkan olmasıyla birlikte Fetullahçılar etrafını sardı. Görünen-görünmeyen, bilinen-bilinmeyen epey bir FETÖ’cü danışmana sahip Kemal Bey. Danışmanın FETÖ’cü olursa takiye birinci davranış biçimi olur. FETÖ demek takiye demektir. Muhtemelen Kemal Bey’e, “Efendim biz yıllarca rakı içerek sizinkileri kandırdık; siz de takiye yaparak muhafazakârı kandırabilirsiniz” demişlerdir. Bir dizi söz ve eylem kayıtlara girdikten sonra takiyeci olmak kolay değil. Yılların birikmişliği var. Tonlarca laf söylenmiş, imzalar atılmış. Bunların hepsinin kaydı kuydu var. Bir insana böyle bir yük yüklemek insani değil. Başörtüsüne bez parçası demişsin, yasağın devam etmesi için Anayasa Mahkemesi’ne itiraz etmişsin. Rahmetli Erbakan’ın yaşına rağmen hapiste çürümesi için imza atmışsın. Hâsılı çok zor bir görev yüklemişler Sayın Kılıçdaroğlu’na. Hakkını yememek lazım. Kemal Bey 10 yılı aşkın bir süre görevini başarıyla yaptı. Muhafazakâr mahallede arkadaşlar buldu. Ankara’ya ülkücü, İstanbul’a sağcı aday buldu. Hem de Kur’an okuyanından. Gel zaman git zaman Kemal Bey’in yolu siyasi münafıklarla kesişti. TAKİYECİ FETULLAHÇILARIN VE SİYASİ MÜNAFIKLARIN TALEPLERİ Galiba olan ondan sonra oldu. Takiyeci Fetullahçılardan sonra siyasi münafıkların talepleri üst üste gelince Kemal Bey’in hatları karıştı. Önce başörtüsü çıkışı yaptı, Anayasa restini yiyince geri adım attı. Sonra siyasi münafıkların istekleri gelmeye başladı. Onlara söz verdikçe bu kez parti içinde homurdanmalar başladı. Sayın Kılıçdaroğlu adaylığını garanti altına almaya çalıştıkça taviz verdi, taviz verdikçe kontrolü kaybetti. Masa bir ara dağıldı. Araya hatırlı dostlar girdi. Marriott Otel’in sağır odalarında mesele çözüme kavuşturuldu. Masa tekrar kuruldu, ancak eski tat kalmadı. İki kez Cumhurbaşkanlığı seçiminde aday olmayan Kılıçdaroğlu, üçüncüsünde aday olmayı başardı, ama talihsizliğe bakın ki seçim süreci Ramazan ayına denk geldi. Ramazan demek iftar demek, oruç tutan insanlarla masaya oturup kalkmak demek. İftar masasındaki insanlar yuvarlak masadakiler gibi değil, iftar sonrası namaz demek. İşte öyle bir iftar organizasyonundan sonra adayların liderleriyle fotoğraf çektirme yarışına girmesi sonucu Kemal Bey bastığı yere dikkat etmemiş ve malum fotoğraf ortaya çıkmış. Ayaklar takiye yapamamış gitmiş seccadenin üstünde durmuş. YOBAZ ULTRA LAİKLER DURUMA SEVİNDİ Kılıçdaroğlu’nun hangi hisle o davranışı gerçekleştirdiğini bilmiyoruz. Ancak yobaz ultra laiklerin duruma sevindiğini söyleyebiliriz. “Aaa Kemal Bey değişmemiş hâlâ dini simgelere karşı bir hassasiyet gelişmemiş” diye sevinenler de olabilir. Bu fotoğrafın Kemal Bey’i müşkül duruma düşürmekle birlikte, bir faydası da oldu. HDP’nin “Adayımız Kılıçdaroğlu” açıklamasından sonra sahada yaşanan büyük tepkinin gündemden düşmesine yaradı bu fotoğraf. “PKK’nın uzantısı HDP ile niçin iş birliği yaptınız” diyenlerin yerini “Niye seccadeye ayakkabınızla bastınız” almaya başladı. Oysa asıl konu HDP ile ittifak olmalı. Zira Kemal Bey’in seçilmesini isteyenlerin en büyük hedefi, Türkiye’yi Suriye’de kurmak istedikleri terör koridoruna müdahale edemeyecek hale getirmektir. Dolayısıyla Kemal Bey’in ayaklarıyla uğraşacak vaktimiz yok.
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sivasbulteni.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.