Hemen her gün ne zaman hareket edeceğimizi sorup durdum. Son netleşen tarih, geçtiğimiz cuma günüydü. WhatsApp gruplarımız bile kuruldu.
Geminin çok sayıda ülkeden aktivisti, siyasetçi ve gazetecilerden oluşan yolcuları belirlenmiş, tüm hazırlıklar tamamlanmış ve artık denize açılacaktık.
Ancak hesapta olmayan bir erteleme söz konusu. Filoda bulunan 2 geminin bayrak ülkesi olan Guinea-Bissau, İsrail’in baskıları sonucu bayrağını çekti.
Gemiler gereken tüm denetimleri geçmiş olmasına rağmen, Guinea-Bissau’nun Uluslararası Gemi Sicili denetmenleri inceleme talebinde bulundu. Olağandışı olmasına rağmen, Uluslararası Özgürlük Filosu Koalisyonu denetleme yapılmasını kabul etti. Denetçiler geçtiğimiz perşembe günü Tuzla’daki limanda bekleyen Akdeniz Gemisi’ne çıktı ve cuma günü de Guinea-Bissau’nun bayrağını geri çektiğini bildirdiler. Yapılan açıkça siyasi bir hamleydi. Soykırıma maruz kalan ve açlıktan ölümlerin yaşandığı abluka altındaki Gazze’deki insanlar için hayati önem taşıyan 5 bin tondan fazla yardım malzemesiyle yüklenmiş olan kargo gemisi bu şekilde, “şimdilik” engellenmiş oldu. Üstelik Birleşmiş Milletler’in, filonun güvence altına alınarak hızlıca Gazze’ye ulaştırılması gerektiğini açıklamasına rağmen yapıldı bu siyasi ve insani olmayan hamle.
İsrail ve Amerika bir yandan Gazze’yi ölüme mahkûm ederken bir yandan da soykırımın önüne geçebilecek tüm politik ve sivil girişimleri de engelliyorlar. Şimdi bu büyük ve affedilmez suçlara Afrika ülkesi Guinea-Bissau da ortak oldu.
Ancak ilginç başka detaylar da var. Filonun yola çıkmasını Yunanistan da istemiyor. ABD Temsilciler Meclisi Üyesi ve Demokrat Parti’li Chris Pappas öncülüğünde, aralarında Yunanistan kökenli milletvekillerinin de olduğu milletvekilleri 26 Nisan günü filonun engellenmesi çağrısında bulundu. Amerikan Dışişleri Bakanı Blinken’a bir mektup gönderen Demokrat ve Cumhuriyeti partili milletvekilleri, filonun Türkiye’den yola çıkmasını engellemesini istediler.
Milletvekilleri, filonun Gazze’deki insani krizi daha da kötüleştirebileceğinden, bölgesel gerilimleri alevlendirebileceğinden ve devam eden müzakereleri baltalayabileceğinden dem vursalar da bir büyük planın sekteye uğrayacağından korktuklarını dile getiriyorlar aslında.
O plan ise Güney Kıbrıs’ta hazırlıkları yapılan geçici liman. İsrail’in, Amerika eliyle Güney Kıbrıs üzerinden Gazze arasında bir liman kurarak bölgeyi dünyadan koparma hedefi geçtiğimiz aylarda açığa çıkmıştı. Güney Kıbrıs’ın İsrail’in Akdeniz’deki karakolu olduğunu bilmeyen yok. Larnaka Limanı üzerinden, denizden insani yardım ulaştırma bahanesiyle Gazze’ye kuvvet gönderen Amerika’nın milletvekilleri de yola çıkmayı bekleyen filonun planlarını sekteye uğratacağını açıkça itiraf ediyorlar aslında.
Haliyle, Uluslararası Özgürlük Filosu’nun yola çıkması Akdeniz’de acil ateşkes sağlanması için sivil bir baskı oluşturacak. Filoya Avrupa’dan ve Akdeniz’den yeni katılımlar olması söz konusu. Bunu tabii ki istemiyorlar. Filoyu da bu nedenle engelliyorlar.
Avrupa’dan çok önemli, simge isimlerin, aktivist, gazeteci ve insani yardım gönüllerinin yer alacağı filonun en büyük amacı da kalıcı ateşkes için denizden karaya baskı kurmak olacak. Sonra da abluka ve ambargonun kaldırılması için kamuoyu oluşturacak bir süreç başlatılacak.
Peki, şimdi ne mi olacak? Vazgeçilmesi mevzu bahis bile değil. Filonun denize açılması için tüm yollar zorlanacak. Net bir tarih yok. Bugün, yarın… Hukuki olarak geminin bayrak sorununu çözmek gerekiyor. Bazı ülkelerle görüşülüyor. Bir yandan da Guinea-Bissau ile alakalı hukuki süreç işletiliyor. Umarız ki Afrika ülkesi suç ortaklığından geri adım atar.
Ve yine gün sayılıyor. Kulaklar kirişte. Dünyanın birçok ülkesinden yüzlerce aktivist, gazeteci, siyasetçi ile sembol isimler filonun yola çıkması ve Gazze’ye nefes olması için açık yüreklilikle, cesaretle insani yardım gemileriyle Akdeniz’e açılmayı bekliyor.
Bayrak şairi Arif Nihat Asya’nın “Ve bir bayrak dalgalanmak için; Rüzgâr bekliyor!” dizesine atıfla: “Bir rüzgâr bayrak bekliyor!”
Yazıyı kaleme aldığım dakikalarda, Albayrak ailesinin evlatları; Ahmet Albayrak, Bayram Albayrak, Nuri Albayrak, Kazım Albayrak, Mustafa Albayrak, Muzaffer Albayrak beyler ve Asiye Coşkuner hanımefendinin kıymetli anneleri Gülbeyaz Albayrak’ın Hakk’a yürüdüğü haberini aldık. Merhumeye Allah’tan gani gani rahmet, evlatları, torunları ve sevenlerine başsağlığı diliyorum.