MEHMET AKİF ERSOY
ÇANAKKALE SAVAŞI YIL DÖNÜMÜ NEDENİYLE
ZULMÜ ALKIŞLAYAMAM
Zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem;
Gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövemem.
... Biri ecdadıma saldırd ımı?,hatta boğarım !...
-Boğamazsın ki!
-Hiç olmazsa yanımdan kovarım.
Üç buçuk soysuzun ardından zağarlık yapamam;
Hele hak namına haksızlığa ölsem tapamam.
Doğduğumdan beridir, aşığım istiklale;
Bana hiç tasmalık etmiş değil altın lale!
Yumuşak başlı isem, kim dedi uysal koyunum
Kesilir belki, fakat çekmeye gelmez boyunum!
Kanayan bir yara gördüm mü yanar ta ciğerim,
Onu dindirmek için kamçı yerim, çifte yerim!
Adam aldırmada geç git, diyemem aldırırım.
Çiğnerim, çiğnenirim, hakkı tutar kaldırırım!
Zalimin hasmıyım amma severim mazlumu...
İrticanın şu sizin lehçede ma'nası bu mu?
Mehmet Akif Ersoy
Geçen yıllarda Milli ŞAİRİMİZ MEHMET AKİF ERSOY’U Anma ve onun fikirlerini anlatma yılı idi. Doğal olarak beklentiler vardı. Her zaman hayırla yad ettiğimiz İstiklal Marşımızın yazarına layıkı ile bir anma ve değerlendirme yılı olmasını bekliyorduk. Amma, beklenilen olmadı. Şimdi bakıyorum da bizi bir şarkı yarışmasında temsil edecek olan pop sanatçısına verilen değer kadar bile, değer verilmedi. Ya da Görsel basın, yazılı basın o, pop sanatçısı ile yapılan yayın süresi kadar bile zaman ayırmadı. Devlet’in yaptığı tanıtım ve anma toplantılarının dışında sivil toplum örgütleri de
Gereken önemi vermedi.
Görünen manzara bu iken, göstermelik olarak Şair’in eserine saygı göstermek yeterli midir? Yeterli değil midir? Onu işin erbabına bırakıyorum.
Ben yukarıya aldığım şiirin içeriğinden bahsedeceğim. Büyük Şair o günde yaşananları anlatırken; sanki bugünü anlatıyormuş gibi şiirinde bahsetmektedir. Zulüm’ ü alkışlayamam derken bugün yaşanan zulümleri hatırlıyoruz. Zalimi asla sevemem. Zalimi kim sever ki? Yüce Peygamber mazlum ile Yüce Yaradan’ ın arasında perde yok dememiş miydi? Atalarımız zulüm asla baki olamaz demişler… O gün bile ecdada saldırılmaktan bahsediyor. Bugün de toplumda isim yapmak istiyorsan önce çeşitli vesilelerle ecdada saldıracaksın, nasıl olsa koruyanı yoktur…! Bugünde üç buçuk soysuzun ardından zağarlık eden binler var… Ben en azından böyle yapanı yanımdan kovarım, diyor. Biz bugün onu da yapamıyoruz, üstelik kimileri öylelerini baş tacı yapıyor. Haksızlık dersen sorma gitsin? Önce parana, sonra mevkiine, sonra fikrine, sonra üstüne başına bakarlar… Kimse senin insan olduğuna bakmaz. Ama bütün bunlara rağmen bağımsız yaşamaya alışmışı, EYVALLAH…
İşte asıl mesele yumuşak başlı mıyız? Uysal koyun muyuz? Bunu hal ve davranışlarımız belirler. Kanayan bir yara görünce evet hala içerimiz yanıyor. Nerde olursa olsun, en azından gözyaşı döküyoruz. O yara ile ilgilenmek boynumuzun borcudur. AMMA, iş bağımsızlık, Vatan sevgisi, Millet aşkı olunca, gerekirse; boynumuzu veririz. Bu uğurda tekme yeriz, kamçı yeriz aşağılanırız Hatta sana mı kaldı lan? sen mi kurtaracaksın bu Vatanı diyenlere aldırmadan doğru bildiğimiz yolda yürürüz…
Ey genç nesil! Bu iman, bu enerji, bu Vatan sevgisi sizde var… Yeter ki; onu ortaya çıkaracak, bir ışık çıksın… Evet, ümidimiz.., geleceğimiz.., sizlersiniz… Allah yar ve yardımcınız olsun… Tüm imansızlara, düşmanlara inat…