HER ŞEYE RAĞMEN BAYRAM MUTLULUKTUR
Geçmiş yıllarda yayınladığım bu yazımızı tekrar yayınlıyorum...
Ülkemizde yaşanan, tüm olumsuzluklara rağmen; manevi havayı bolca teneffüs ettiğimiz, Ramazan ayından sonra; Bayramı yaşamak, bir mutluluktur.
Allah'ın müslümanlara bir hediyesidir. İnsanoğlu, Kıştan sonra, bahar sevincini nasıl yaşıyorsa; Bayram sevincini de; öyle yaşamalıdır.
Özellikle, böyle zor günlerden geçtiğimiz şu zamanda; Bayramımızı coşku ile, kutlamak; bizim dışımızdaki tüm düşman ve hainlere verilecek, en güzel cevaptır.
Haydi bayramımızı kutlamaya...
Haydi çocuklarımızı bu manevi atmosferle tanıştırarak, onlara hediyeler alarak, sevindirmeye...
Haydi yoksulun, kimsesizin yanında olmaya...
Haydi hastayı, kimsesizi ziyaret etmeye...
Garibin, yoksulun yanında olmaya...
En önemlisi; Ailemizle, tüm coşkusu ile, bayramı kutlamaya...
Allah, bize bu günleri bağışladığı için; dua etmeye, şükretmeye...
Geçmişlerimizi anarak, onları hayırla yad etmeye... Mezarlıkları ziyaret etmeye...
Uzaklardaki insanlarımızı, arayarak, yakınlaştırma çabalarına, hız verelim...
Bu günlerde kapı gözleyenlerin ümitlerini söndürmeyelim...
Sizin yetişmenizde üzerinizde emeği olan insanları anmaya...
Toplumun her kesimi için; Bayram kavramı mutluluğu ifade eder. Amma, her zaman olduğu gibi öncelik çocuklara aittir. Çocukların mutluluğu aynı zamanda; büyüklerin de mutluluğu sayılır. Çünkü, kimi zaman büyükler; çocuklarda kendi çocukluklarını görürler, hissederler. O anlar, onlara yıllar öncesini hatırlatır. . Kendilerinin de aynı heyecanı duydukları, aynı sevinci yaşadıkları, zamanlara götürür. Çocukların mutluluğunda birazcık olsun sevinirler. İşte Bayram hem sevindiren, hem de sevinilen olma özelliğini taşır. Süratle akıp giden insan hayatının olumsuzluklarla, yaşanan anlarının, telafi edilmesi gibidir. Her derdin karşısında sevincin, Her acının karşısında mutluluğun; var olduğunun ispatıdır. Çeşitli şekillerde bunalan insanların, nefes aldığı anlardır. Geleceğe daha iyimser, daha ümit var olarak bakmanın adıdır, bayram. Hayatın devam ettiğinin, her şeye rağmen zamanın durmadığının belirlenmesidir.
Bayramın özünde insan vardır. İnsanla birlikte olmak; her davranışın, insan merkezli bir, kaynaşma, ortamının oluşturulduğu zamanlardır. Normal zamanlarda fark edemediğimiz bir, çok, olayın irdelenmesi, fark edilmesi ve normal zamanda yaşanamayan; güzelliklerin, sevinçlerin, mutlu ortamların yaşanmasıdır. Algılayamadığımız güzelliklerin, seçemediğimiz renklerin, bilinmesidir. Hayata her taraftan bakmaktır. Bizim dışımızda bir Dünyanın olduğunu anlamaktır. Kısacası, hayatı yeniden tanımaktır.
Böyle anlamlı günleri dopdolu yaşamak ve bu güzellikleri hissetmek gerekir. Özellikle çocukları, yaşlıları, kimsesizleri, çaresizleri sevindirelim. Sosyal hayatın olmazsa olmazlarından olan, insani ilişkileri; en üst seviyeye çıkaralım. Selamlaşalım, sohbet edelim, ziyaret edelim, bu günleri sadece insanlara ayıralım. İşten, çevreden, stresten uzak duralım. Kötülükleri, yanlış hareketleri terk edelim. Küsleri barıştıralım, dargınlıkları kaldıralım. Kucaklaşalım, paylaşalım, coşalım... DOSTLAR...
Hep derler ya, Ahh, o eski bayramlar diye.. O eski bayramları yaşatmak, yaşanılır kılmak elimizdedir... Bu bayram gerçeğinin özü insandır... İnsanların kaynaşması, yakınlaşması, içiçe olmasıdır.
Yaşadığımız onca şey bizi, diğerlerine yaklaştırsın. Hep birlikte Yüce Yaratıcıya yakın olalım. Bayramın anlamı ve önemi gerçekleşmiş olsun. Zaten tüm insanlığa bu sahada hizmet etmek isteyenlerin söyledikleri de bu değil midir?
Bayramların, bayram gibi yaşandığı, hep birlikte Yüce Yaratıcıya yaklaştırdığı daha nice bayramlara… Çocuksu, saf ve temiz duygularla…
Bayramınız mübarek olsun... Kesilen kurbanlarınız kabul olsun...
ÇOCUKLAR İÇİN; Memecimin giliğini, horoz şekerini, şekerlemeleri, oyuncakları almayı, harçlık vermeyi unutmayın... Sevindirin onları... Hayatları boyunca bu murlu günleri unutmasınlar...
Bir kapı ardında bekleyen, yorgun gözleri; canlandırın, neşelendirin...
Çocukları sevindirin ki; onlar;;.'' Kazanınızda, kurtlar kaynasın...'' Demesinler...