Dünya kurulduğundan beri; insanlar arası ilişkilerden birisi de; insanların çeşitli nedenlerle; birbirleriyle savaşmalarıdır. Savaş, kültürünün; nedenini, nasılını, sorgulamak niyetinde değilim. Asırlar boyu, insanlar hayatlarını devam ettirmek adına; kimi zaman, istemeseler de; kendilerini savaşın içerisinde bulmuşlardır.
Devlet ve Millet olmanın gereği bunu gerektirir. Yoksa; kendinizi savunmayı, bağımsızlığınızı korumayı, bilemezseniz; Tarihin derinliklerinde yok olup, gidersiniz. Bugün, ismini unuttuğumuz yüzlerce kavim, millet; tarihin derinliklerinde kaybolmuşlardır. Kendi varlıklarını devam ettirecek gücü, kendilerinde bulamamışlardır. Kimileri de; köleleşmiş, özgür olmayan bir şekilde yaşamaktadırlar. Gönül isterdi ki; gereksiz savaşlar, yeryüzünde olmasın. Ancak, Hayatın seyrine baktığınız zaman; bu imkansız gibi gözükmektedir.
Osmanlılar, Anadolu' da yaşamaya başladıktan sonra; etrafındaki etkin güçler; bu varlıktan rahatsız olmaya başlamışlardır. Zamanla; Osmanlıların, canlarına ve mallarına kast edecek; girişimlerde bulunmaya başlamışlardır. Osmanlılar da; öncelikle kendilerini korumak ve varlıklarını devam ettirmek adına; bağlı oldukları toprakları savunmaya başlamışlardır. Gelişen şartlar gereği, bazı yerleri kendi topraklarına katmak adına; çaba ve gayret içerisine girmişlerdir.
Bu girişimlerin başında da, en önemlisi; İstanbul'un fetih edilmesi konusudur. Hem, İSTANBUL' un fethi konum olarak gerekli olduğu gibi; İnançları gereği; bir müjdenin hayata da geçmesidir. Sonuçta, fetih gerçekleşmiştir. Bu fethin büyüklüğünü, söylemeye gerek yoktur. Yaklaşık 563 yıldır, Batının bunu kabullenememesi, bunun en güzel delilidir. Şehrin ne kadar önemli olduğu ortadadır. Böyle bir toprağın; Müslümanların elinde olmasını; Batı dünyası kabul etmemektedir.
Batının bu çıkışını anlamak mümkündür. Ancak, içimizdeki, bizimle birlikte yaşayan, kimi insanların; fetih karşısında yer almalarını, anlamıyoruz. Bu şahıslar; ne adına, neden karşı çıktıklarını? açık bir dille ifade etmeleri gerekir. Kapalı yorumlarla, ne demek istediklerini anlamıyoruz. Eğer, açık bir şekilde ifade ederlerse; ona göre, bir yorum yapılır, durum tespiti yapılır. Yoksa; O, tür insanları hangi durumla değerlendirmemiz gerekiyor, yorum yapamıyoruz.
Üzülerek ifade edelim, Ülkemizde bazı gurup ve insanlar; fetih kutlamalarına katılmak istemiyorlar. Hatta, kutlamalardan rahatsız oluyorlar. Yani, Bu Ülkede; herhangi bir şekilde, çeşitli adlar konularak kutlanan, belirlenmiş bir gün kadar; fethin, onların gözünde değeri yoktur. Bu tür tepkinin, asıl nedeninin; yetişen insanların, nesillerin; yeteri kadar eğitim almayıp, bilgilenmeyip, değer yargılarının yeteri kadar öğretilmediğinden, kaynaklandığı; fikrini taşıyorum.
Aynı günlerde, yabancı toprak olan, Macaristan' da; Osmanlı kutlamalarının yapılması ne kadar ilginçtir. Zaman içerisinde; Batılı bazı bölgelerde; Osmanlının yaptığı yardımları hatırlamak adına; etkinlikler düzenlendiğini unutmayalım.
Fetih edilen İstanbul'un farkını, farklılığını, her bakımdan önemini; anlatmaya gerek duymuyorum. Batılılar açısından; ne kadar önemli olduğu bellidir. Bu amaçla başlatılan Çanakkale, savaşlarının asıl amacının; İstanbul'u almak olduğunun altını çizelim.
Ülkeyi yönetenlerden isteğim; Bugünün bayram olarak kutlanmasıdır. Ben bu fikri taşıyorum. Ayrıca; görünen o ki; Fetih yeteri kadar anlaşılmamıştır. İçimizde olan bazı insanların; küçümsemesi, alaya alır gibi, tavırlar sergilemesi bunun en güzel örneğidir. O halde; yeteri kadar anlatamamışız, demektir. Bir çağ açıp, bir çağ kapatmanın; önemini anlatmalıyız.
Boşuna dememişler. Vatan sevgisi imandandır, diye. Bu sevgiyi anlamayan, insanlara; anlatacak söz yoktur. Ülkemizin güneyinde yaşanan olaylar, tazeliğini korurken; bu olayların özünü, nedenini anlamayan insanlara, Güneyimizdeki olaylara, detaylı ve dikkatli bir şekilde bakmalarını öneririz. Kimler karşımızda, kimlerle savaşıyoruz. Dün ÇANAKKALE, Bugün, güneydoğu bölgemiz. Hedef hep aynı, Türkiye' yi güçsüz, aciz bırakmak. İçimizde yaşayan, fethe karşı duran insanlara sormak lazım? Onlar için; Vatan kelimesinin anlamı nedir? Bağımsızlığın anlamı nedir? Onu sorgulamak, lazımdır. O nedenle; bu kavramı yeteri kadar anlayamamış insanlar; fethin mana ve önemini anlayamazlar... Anlamayacaklardır ...
O nedenle; Fethe karşı çıkanlar, Bugün Ülkemizin güneyindeki olaylara da; farklı yorumlar, getiriyorlar. Söyledikleri sözlerle, kapalı yorumlarla; değişik anlamlar, çıkartmaya çalışıyorlar. Fethi, Güneydeki olayları yorumlama açısından; Kafa aynı, yorum aynı, bakış açısı aynı… Olaylara bakış açıları; yorumlamaları aynı yapıyorlar. Böyle bir zihniyeti, böyle bir yaklaşımı şiddetle kınıyoruz. Yüce, Necip, Türk Milletine Haykırıyoruz. Bu insanları iyi tanıyınız…