Kudret Göz'den "Kornea Ülseri" Uyarısı

İSTANBUL (AA) - Kudret Göz İstanbul Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Deniz Oygar Baylançiçek, gözlerde şiddetli batma, yaşarma, gözün içerisinde bir cisim olduğu hissi gibi belirtilere dikkat edilmesi gerektiğini belirterek, tüm bu şikayetlerin, tamamen görme kayıplarına neden olabilen kornea ülserinin belirtileri olabileceğini vurguladı.Kornea ülserine ilişkin yazılı açıklama yapan Baylançiçek, korneanın göze giren ışığı kırarak, eğerek, ışığın retinaya odaklanmasını sağlayan gözün ön kısmında bulunan şeffaf tabaka olduğu bilgisini paylaştı.Gözü korumakla görevli bu tabakada açık yara oluşmasına kornea ülseri dendiğini dile getiren Baylançiçek, şunları kaydetti:"Kornea ülseri tamamen görme kayıplarına yol açabilir. Bu ülserlerin başlıca oluşum nedeni enfeksiyonlardır. Bu enfeksiyonlara bakteriler, mantarlar ya da virüsler neden olabilir. Kontakt lens kullanımı, şiddetli göz kuruluğu, göz travmaları, A vitamini eksikliği, bazı göz ve göz kapağı hastalıkları, çeşitli sistematik hastalıklar kornea ülserine neden olan enfeksiyonlara zemin hazırlar.- NedenleriTravmalar denilince öncelikle akla göze alınan şiddetli darbeler geliyor. Çarpma, vurma gibi göze dışarıdan gelen darbelerin yanı sıra gözün içerisine kaçan çeşitli cisimler, kimyasal maddeler, kimyasal maddelerin dumanları da kornea tabakasına zarar vererek kornea yüzeyinde kesiklere, çiziklere, tahrişlere yol açabilir. Enfeksiyon riskini artıran bu durum sonucunda mikroplar yayılarak şiddetli kornea ülseri görülmesine neden olabilir."Baylançiçek, tıbben entropion olarak adlandırılan göz kapağının içe dönmesi durumunda kirpiklerin göz yüzeyine hasar vererek kornea ülserine yol açabileceğine dikkati çekti.Entropionun yanı sıra blefarit ismiyle bilinen göz kapağı iltihaplarının da kornea ülserine neden olan göz hastalıklarının başında geldiğine vurgu yapan Baylançiçek, şu ifadeleri kullandı:"Yüz kaslarının kontrol edilememesine neden olan bell paralizi gibi hastalıklarda da göz kapakları işlevlerini tam yerine getirememekte, gözün açık kalmasına ve şiddetli göz kuruluğuna bağlı olarak kornea ülseri görülebilmektedir. Göz yaşı gözün nemli kalmasını sağlayarak, korneanın tahrişini önler, göze giren toz ve yabancı maddelerin dışa atılmasını sağladığı gibi bazı mikropları öldürür. Dolayısıyla şiddetli göz kuruluğu birçok göz hastalığına olduğu gibi kornea ülserine de davetiye çıkarır. Zona, suçiçeği, kabakulak gibi hastalıklar kornea ülseri riskini artırır. Örneğin kabakulak ve zona hastalığına neden olan varisella virüsü ve uçuklara neden olan herpes simpleks virüslere bağlı gelişen kornea ülserlerinin başlıca nedenleridir. Bazı göz damlası ve merhemlerinin doktor kontrolü dışında uzun süreli kullanımı da mantar oluşumuna ve mantara bağlı kornea ülserine neden olabilmektedir."- Kontakt lens kullanımına dikkatBaylançiçek, kontakt lens kullananlarda kornea ülseri görülme riskinin artığına işaret etti. Kontak lens kullanımına bağlı görülen kornea ülserlerine sıklıkla rastladıklarını belirten Baylançiçek, son kullanma tarihi geçmiş kontakt lenslerin kullanımı, geceleri kontak lensleri çıkarmadan yatma ve lens kullanımında hijyene ve temizliğe önem vermemeyi kornea ülseri riskini ortaya çıkaran faktörler olarak sıraladı.Göz çapına uygun lens kullanmayanlarda tahrişe bağlı kornea ülseri görülme riskinin arttığına değinen Baylançiçek, şu bilgileri verdi: "Kontakt lens kullananların rüzgarlı havalarda güneş gözlüğü kullanmalarını öneririm. Göze kaçacak herhangi bir cisim, lens ve kornea arasına girerek kornea yüzeyinin zedelenmesine yol açabilir. Bu da kornea ülserine davetiye çıkarır. Ayrıca denize ve havuza kontakt lensle girmek, kumsalda kontak lens kullanımına devam etmek de enfeksiyon ve kornea ülseri riskini artıran faktörlerdir."Baylançiçek, gözlerde bir şey varmış hissi, batma, aşırı yaşarma, yanma, sızlama, kaşıntı, gözlerde akıntı ve iltihap, bulanık görme, ışığa duyarlılık, göz kızarıklığı, kornea tabakasında beyaz leke ve göz kapaklarında şişliğin kornea ülserinin belirtileri olduğunu aktardı.Kornea ülserinin tamamen görme kaybına neden olabilecek ciddi sonuçlar doğurabileceğine dikkati çeken Baylançiçek, şu açıklamalarda bulundu:"Bu şikayetlerden herhangi biri olduğunda uzman bir göz doktoruna başvurulması gerekir. Doktorunuz teşhisin ardından öncelikle ülserin neden kaynaklı olarak ortaya çıktığını saptayacak ve tedavi planını bu doğrultuda çizecektir.Enfeksiyonun mantar, virüs ya da bakteri kaynaklı olması da tedavi metodu için önemlidir. Vakanın durumuna göre göze uygulanacak damla ve merhemlerin yanı sıra ağız yoluyla alınacak ilaçlar önerebilir. İlaç tedavisi ile ülserin kontrol altına alınamadığı ve korneanın yırtılma riski olan durumlarda acil olarak kornea nakli yapılması gerekebilmektedir."