ÖĞRETMEN GÖREVİNİ İYİ YAPMALIDIR
ÖĞRETMEN ÖNEMLİDİR...
Meslek olarak hatayı kabul etmez... Değişik meslek dallarında yapılan hatalar; Öğretmenin yaptığı hata kadar; tahribat yapmaz. Muhtabı direkt insandır. Gelecek nesillerin emanet edildiği, candır. Kimi zaman, anne, kimi zaman babadır. Bu kadar çocuğa, gence yakın olan birisi; emanet ehli olmak zorundadır.
Yeni öğretim yılı hazırlıklarının yapıldığı şu dönemlerde; gündemde olan önemli ayrıntılardan bir tanesi; yeni uygulamalar, öğrenime başlama yaşı, müfredat, uyum meselesi, gibi öğrencilere yönelik beklentilerdir. Bu yeni dönem, Ülkemizin pek alışık olmadığı bir durumdur. Öğretmen arkadaşlara çok önemli görevler, düşmektedir. Öğretmen arkadaşlar; şahıslarına yönelik eksik ve noksan taraflarını acilen gidermek zorundadırlar. Burada asıl uygulayıcı olan öğretmenlerin; durumlarından, kapasitelerinden, başarı, ya da başarısızlıklarından fazlaca bahsetmeyeceğiz. Aslında yukarıda öğrenciler için tasarlanan her şeyin; uygulayıcısı öğretmenleridir. Siz hangi planı ortaya koyarsanız, koyun;onu uygulayan iyi bir uygulayıcınız yoksa; bütün çalışmalarınız boşa gider. O nedenle öğretmen önce mesleğini sevmeli ve de görevini iyi yapmalıdır. Sorumluluk sahibi, dürüst, doğru ve güzel özellikleri olan insanlar, olması gerekir. İyi kavramının altına düşen her değerlendirme; yeni nesiller için felaket sayılır.
Yaşanan sıcak olaylar nedeniyle; gençlerin kafaları karışık olabilir. Bu durumları, öğrenmek isteyeceği ilk şahıs; öğretmenidir. Bu anlamda Bakanlık tarafından gerekli çalışmalar yapılarak; Öğretmen arkadaşların, öğrencilere hangi konuları, ne kadar ve nasıl bilgilendirecekleri konusunda; bir eğitimden geçirilmeleri şarttır. Öğretmen arkadaşlardan da; varsa kafası karışık olanlar; onlar da ayıklanmalı ya da bilgilendirilmelidir. Çünkü, kendi kafası karışık olan bir insan; öğrencisini ne kadar, bilgilendirebilir, yönlendirebilir.
Yaşanan bu olaylar, bir kez daha; eğitim ve öğretimin önemini ortaya koymuştur. Tek vazgeçilmez olan şeyin; VATAN sevgisi gerçeği, olduğu; Tüm gençlere adı gibi, öğretilmelidir. Vatan sevgisini besleyen ana damarlar olan; tüm değer yargılarının tanıtılması gerekir. Hatta, tanıtılmakla kalmayıp; yaşanabilir durumlar olarak; hayata geçirilmesi şarttır. Kendilerine verilen bilgiler kadar; VATAN sevgisi MİLLET sevgisi kavramlarının, verilmesi gerçeği ortaya çıkmıştır. Öncelikli öğretilmesi gereken kavramlar, bunlardır. Diğerleri, daha sonra gelir.
Gelecek nesillerimizin yetişmesinde en büyük katkı şüphesiz öğretmenlerin olacaktır. O nedenle Bir Devletin öğretmen yetiştiren kurumları bir nevi; O, Devletin devamını teşkil edecek ana unsurları bünyesinde barındıracak şekilde;bir müfredat ile yetiştirilmelidir. Öğretmen yetiştiren kurumlarınızda gençlerinizin yanlış bir şekilde yetişmesine sebep olacak sakıncalı fikirlerin, tasarlanan müfredat programında olmaması gerekir. Öğretmenler nasıl yetişirse; doğal olarak öğrencilerini de öyle yetiştireceklerdir. Sadece İlmi alanda değil rehberlik alanında iyi bir uzman, aynı zamanda psikolojik bir danışman, zamanı gelince güzel bir yönlendirici olmalıdır.
Mesleğinde yetersiz olanlar, ayıklanmalıdır. Çok sıkı denetimler yapılarak; Öğretmenin görevini, sorumlu bir şekilde yapmasının, takipçisi olmak gerekir. Üzülerek ifade edelim; Ülkemizde en az yapılan şey; denetimdir. Öğretmenliği yapmaya hak kazanan şahıs; Daha bana, kimse dokunamaz mantığı ile; bildiğini yapmaktadır. Hatta, mesleğini kendi ideolojisi için; bir merdiven olarak, kullanmaktadır.
Burada önemli bir husus da; Okullardaki rehberlik uzmanları meselesidir. Daha önceki makalelerimde belirtiğim gibi; bu konu çok önemlidir. Acilen, Okullardaki rehberlik uzmanı sayısı artırılmalıdır. Hemen arkasından şunu söyleyebilirim. Öyle her önüne gelen rehberlik uzmanı olarak atanmasın. Şu anda uygulama, sıradan bir olay gibidir. Asıl olan; rehberlik uzmanının görev bilinci gelişmiş, yeteneği ve becerisi üst düzeyde olan insanlar olması gerekir. Bu insanlar; öncelikle toplumun değer yargılarını iyi bilen ve O, değer yargılarını öğrencilerine aktarabilecek kapasitesi olan, şahıslar olmalıdır. Ancak,lay, lay , lom... mantığı ile; rehberlik çalışmları yapmak; kendimizi aldatmaktan başka bir şeye yaramaz. Öğrenci sayısı olarak; Her yüz ya da; yüz elli öğrenciye bir rehberlik uzmanı düşmesi gerekir. Olabilecek açık; Pedegojik eğitim almış ve uygulama kurslarından başarı ile geçmiş; ciddi elemanlar tarafından yapılmalıdır. Eğer, mevcut bu özelliklere sahip öğretmen açığı var ise; Bu açık İlahiyat fakültesi mezunları gibi, arkadaşlarla belirli bir süre, eğitim ve hizmet içi kurstan geçirilerek; kapatılabilir. Hatta İlahiya fakültelerine; bu bölümlere yönelik alt yapı hazırlanarak; rehberlik uzmanı yetiştiren, konuma getirilebilir.Buna acil ihtiyacımız, vardır.
AMAÇ, Öncelikli görev olarak; VATAN ve MİLLET sevgisini, gençlere kazandırmak olmalıdır. Bu alanlarda alt yapısı güçlü olarak yetişen, öğretmen arkadaşların; maddi açıdan da birilerine veya bir yerlere muhtaç edilmemesi gerekir. Ana ilkeleri ile böyle planlanmış bir sistemden doğru sonuçlar alabiliriz. BÖYLE BİR UYGULAMANIN HAYATA GEÇMESİNİ, HEYECANLA BEKLİYORUZ...