Ülkemizde son günlerde çocuklara yönelik şiddet arttıkça, Halkımızın, çocuklarının korunmasına yönelik istekleri de doruğa çıkıyor. Korunmaya muhtaç olduklarından ve kendilerini birinin yardımı olmadan koruyamayacakları için, belki de bu konudaki halkın isteklerini göz önünde tutmak gerekir. Eğitim, Öğretim, gelecek kaygısı kadar, bu konu önemlidir.Yapılacak kanuni değişikliklerle çocuklara karşı işlenecek her tür suçun ağır cezalarla cezalandırılmasının şart olduğuna inanıyorum. Yüce Meclisimizde bu tür bir çalışmanın yapılması taraftarıyım. Yapılan Anayasal değişikliklerde bu tür konuların önemle ele alınması gerekir.
Belki, yapılacak kanun değişiklikleri ille verilecek cezalar suç oranını düşürebilir. Örneğin çocuk kaçırmalar, zorla dilenciliğe göndermeler azalabilir. Çeşitli suç örgütlerinin korunmaya muhtaç olan çocukları kullandığını söylemeye gerek yoktur. Hatta organ mafyası, kaçırıp başka devletlerde birilerine satmak, her türlü alanda köle gibi kullanmak... Hiç olmazsa buna meyilli olan insanlar yapacakları hatanın bedelinin ağır olduğunu bilerek kendilerini daha kontrol ederler, fikrini taşıyorum. Ülkemiz bu konuda bir hayli sıkıntılıdır. Kayıp çocuklar, sokak çocukları, kontrol edilemeyen kimsesiz çocuklar. Bir, Bayram sonrasında bunların hatırlanması gerektiğine inanıyorum. Bayramda, çocuklarının, torunlarının sıcaklığını hisseden insanlara bir uyarıdır. Toplumda daha başka insanlar da yaşamaktadır. Bu durumu, Resmi kurum ve kuruluşların, derinlemesine olarak biliyorlar kanısındayım. Buna ilaveten çocuklara yönelik suçların, yetişkinlere göre olanlarından daha ağır cezalarla karşılık verilmesi niteliğindeki çalışmaların da olacağına inanıyorum. Çeşitli eylemlerde çok ucuz paralar karşılığında, bu genç çocukların kullanılması da, çok dikkat çeken bir olaydır. Eğitim ve Öğretim kurumlarının bu alanda yeteri kadar çocukların yetiştirilmesi konusunda, başarılı oldukları söylenemez.
Hem Aile için, hem toplum dayanışması için gereklidir. Nasıl ki; suç işleyen 18 yaşından küçük çocuklara bir ayrıcalık tanınıyorsa, onların korunmasına yönelikte aynı ayrıcalığın tanınması gerekir. Son zamanlarda Devletimizin aile içerisinde çocuklara daha iyi sahip çıkılması gerektiğinden hareket ederek çocukların aileler içerisinde büyütülmesi gerekir, politikalarını destekliyorum. Aile ortamının vereceği sıcaklığı hiçbir ortam veremez. Hatta geçim sıkıntısından dolayı çocuklarını yurtlara vermek isteyen ailelere maddi yardımların yapılması bizleri ayrıca sevindiriyor. Bu konumdaki aileler Devlet denetimiyle yapılan maddi yardımlarla çocuklarına sahip çıkmalıdır. Geçmiş zamanlara baktığımız zaman çoğu problemli çocuklar aile sevgisinden mahrum yetişen nesiller olmaktadır. Anne ve Aile sıcak ortamının sağladığı mutluluğu hiçbir yerde bulamaz. O nedenle bir taraftan böyle güzel projelerle çocuklarımıza sahip çıkılırken, onların korunmasına yönelik ciddi çalışmaların da yapılmasını bekliyoruz.
Gelecek nesillerine iyi sahip çıkamayan Milletler, gelecekte çok büyük tehlikelerle karşı, karşıyadır demektir. Genç nesiller geleceğin mimarıdır. Toplum onların omuzlarında yükselecektir. Bu nesiller kendilerine lazım olan Milli ve Manevi değerleri de bilerek yetişirlerse, geleceğimiz emin ellerde diyebiliriz. Sağlıklı toplumlar, sağlıklı nesillerden yetişir. Bu ilkeden hareket ederek nesillerimize gereken önemi vermeliyiz. Onlara yapılacak her türlü yatırım bu Ülkenin geleceğine yapılan yatırımdır. Ülkeyi sevmek kavramının içinde bunun yeri büyüktür.
Böylece tüm vatandaşlarımıza, Ailenin önemini bir kez daha hatırlatmalıyız. Belki bir çok defa bir şeyi tekrar etmek sıkıcı olabilir. Ama, söz konusu olan Aile ve Toplumun geleceği olunca, sıkıcılığı bir kenara bırakıp her defasında yeni bir şey duyuyormuş gibi can kulağı ile takip etmeliyiz. Yeni bir şey öğreniyormuş gibi gerekli dikkati ve özeni göstermeliyiz.
Unutmayalım, canlılar içerisinde yavrusu en uzun dönemde gelişen, bu gelişim sürecinde başkalarının yardımına muhtaç olan insandır. Bu uzun ve yorucu, işin meyvesi alınınca da tüm mutluluklar insanların olur. Devletlerin bekası, gelecek nesillerine iyi ve ideal bir şekilde bakmaktan geçer. Ne ekerseniz onu biçersiniz. Çocuklar masum ve korunmaya muhtaçtır. Onlara zarar verenleri ona göre değerlendirmek gerekir. Onlara yönelik suçların azalması için, gerekirse en ağır cezalandırmalar yapılmalıdır. Millet ise; kendine düşen sorumluluğu bilmelidir. Çevresinde, yakınında olan bu durumdaki insanlara sahip çıkmalıdır.