“Mavi Işık, uykusuzluk, yorgunluk ve dikkat dağınıklığına sebep oluyor”

Zararlı mavi ışığa maruz kalmanın uykusuzluk, yorgunluk ve dikkat dağınıklığına neden olduğunu belirten Nöroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Emir Ruşen, “Akşam ve gece geç saatlerde cep telefonu, tablet ve bilgisayarla uğraşılması halinde zararlı mavi ışıklar sirkadiyen ritim bozukluğuna neden oluyor” dedi.
Son yıllarda elektronik cihazların kullanımındaki artış, yaydıkları mavi ışığın sağlık üzerindeki olumsuz etkilerini gündeme getirdi. Altınbaş Üniversitesi Tıp Fakültesinde Nöroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Emir Ruşen, zararlı mavi ışığa maruz kalmanın yan etkilerine değinerek önemli uyarılarda bulundu. Akşam ve gece geç saatlerde cep telefon, tablet ve bilgisayarla uğraşılması halinde zararlı mavi ışıkların sirkadiyen ritim bozukluğuna neden olduğuna dikkat çekti. Dr. Ruşen, “Oysa güneşten alınan sağlıklı mavi ışık uyku düzeni, sirkadiyen ritim düzenlenmesinde çok ciddi rol oynuyor. Tersi durumda ise özellikle elektromanyetik yayan ve ışık dalga boyu kısa olan tablet, akıllı telefon ve bilgisayar gibi cihazların ciddi zararlı etkileri ortaya çıkıyor.” açıklaması yaptı.

”Son yıllarda baş ağrılarında da artış var”
Yan etkileri anlatan Dr. Emir Ruşen, “Bu da öncelikle uyku - uyanıklık dengesini bozuluyor. Dolayısıyla biz uykunun sağlıklı fazlarına giremiyoruz. Gece tam uykuya dalamadığımızda; sabah yorgun kalkıyoruz, gün içinde sinirliyiz, yorgunuz, gerginiz ve dikkat dağınıklığımız ortaya çıkıyor” dedi. Hekim olarak son yıllarda baş ağrılarında da önemli artışlar gözlemlediklerini kaydeden Dr. Emir Ruşen, bunların tamamen uzun süre toksit ve zararlı mavi ışığa maruz kalmaktan kaynaklandığını ifade etti.

“Dikkat dağınıklıkları, huzursuzluk, gerginlik ve sinirlilik gibi tablolarla karşılaşılıyor”
Mavi ışığın hücrenin enerji kaynağı olan mitokondriyalarda da ciddi fonksiyon bozukluğuna neden olduğunu belirten Dr. Ruşen, bu durumun başta beyin ve kalp olmak üzere vücudun tüm organlarında ciddi sıkıntılar çıkardığına dikkat çekti. Nörolojik olarak mitokondriyanın yavaş çalıştığı veya tam enerji üretemediği durumlarda dikkat dağınıklıkları, huzursuzluk, gerginlik ve sinirlilik gibi tablolarla karşılaşıldığını belirten Ruşen sözlerine şu şekilde devam etti:
“Baş ağrısı gibi birçok nörolojik hastalığın esas sebeplerinden birisi de uzun süre toksik mavi ışığa maruz kalmaktır. Gece tam ve sağlıklı uyuyamayan kişilerde diş sıkmaları, gerginlikler ve kronik halde sabahtan akşama kadar baş ağrısı şikâyetlerini görüyoruz. Yaşam kalitesini ve iş performansını çok düşürüyor.”

“Her öğlen yarım saat güneş ışığı alın”
Dr. Ruşen, öncelikle toksik mavi ışık yayan malzemeleri daha az kullanmak gerektiğini söyledi. Kullanım süresi kısaltılamıyorsa özellikle çalışanlar için elektronik aletlere takılan filtrelerin kullanılmasını önerdi. Çocuklardaki etkileri bakımından ailelere de dikkatli olmaları gerektiğinin altını çizen Dr. Ruşen, “Mavi ışığa yakın teması olan çocuklarda göz ve görme bozuklukları olabilir. Ciddi dikkat dağınıklıkları, ajitasyonlar, huzursuzluk, bağırmalar, konsantrasyon güçlüğü gözlenebilir. Çocukların hormonlarını bile etkiliyor. Eğer gözlük kullanıyorsanız mavi ışığa karşı koruyucu katmanlı gözlükleri tercih edin. Son zamanlarda hayli yaygınlaştı. Fark oluşturuyor. Ayrıca sağlıklı mavi ışık da güneşten alınıyor. Mutlaka her gün öğle saatlerinde yemekten sonra yarım saat, 15 dakika, yüzünüzü güneşe çevirin. Artık modern ve elektronik bir çağda yaşadığımız için tüm evlerde kullanılan tüm elektronikli aletlerde de bu mavi ışığın yayılması söz konusun. Göz temasına mutlaka mesafe koyun” şeklinde konuştu.