Herkesin ehliyeti var ama Türkiye’de şoför kıtlığı yaşanıyor
Aydın’da ulaşım ve taşıma sektöründe faaliyet gösteren bazı firmalar ilanla maaş, yemek ve barınma yeri desteği vereceğini belirterek ilanla otobüs şoförü aramaya başladı. Sektörde faaliyet gösteren pek çok firma özellikle ağır vasıta şoförü konusunda ciddi sıkıntı olduğunu belirterek gerekli önlem alınmaması halinde önümüzdeki süreçte ulaşım ve taşıma sektöründe tıkanmaların yaşanmasından endişe ettiklerini belirttiler.
Türkiye’de sürücü belgesine sahip kişi sayısının her geçen gün artmasına hatta bazı üniversitelerde kaptanlık bölümü bile açılmasına rağmen ulaştırma ve taşıma sektöründe ciddi şoför sıkıntısı yaşandığını kaydeden Aydın Şoförler Odası Başkanı Semih Özmeriç, sorunun temelinde ‘plansızlık’ olduğunu belirtti. Türkiye’de üretim ve hizmet sektörünün en büyük sıkıntılarından birinin ‘ara eleman’ sıkıntısı olduğunu kaydeden Başkan Özmeriç, “Özellikle ciddi dikkat isteyen şoförlük mesleğinin gençlere sevdirilmesi gerekiyor. Şu anda ağır vasıta şoförlüğü yapanların büyük bir kısmı 60 yaşın üstündeki kişilerden oluşuyor. Ağır vasıta şoförü bulma sıkıntısından dolayı ülkemizde tehlikeli madde taşıyan araçlar ile okul servisi taşıyan araçları kullanan şoförler hariç SRC Belgesi’ndeki yaş sınırı 66’dan 69’a yükseltildi. Bu da sektörde yaşanan eleman sıkıntısını ve yeni yetişen gençlerin ağır vasıta şoförlüğü yapmadığını gösteriyor. Oysa şoförlük mesleğini icra edenlerin refleksleri ve dinamikliği oldukça kuvvetli olmalıdır. Yaş ilerledikçe tecrübe olsa bile refleksler zayıflıyor. Bu nedenle sektörde gençlere ihtiyaç var” diyerek ulaşım ve taşıma sektörüne destek verilmesi gerektiğini söyledi.
“Vakit kaybetmeden planlamaya gidilmeli”
Türkiye’de başta tarım olmak üzere pek çok sektörde emeğin karşılığını alamamanın en önemli nedenlerinden birinin planlama eksikliği odluğunu kaydeden Başkan Özmeriç, “Her sektör kendi arasında bir araya gelip planlama yapılmalı. Arz talep dengesi öncelikle ele alınıp ciddi bir planlama ile hem sektördeki boşuna masraf hem de milli ekonominin zarar görmesi önlenebilir. Bunu örneklendirecek olursak, mesela bir il veya ilçe otogarından aynı anda aynı noktaya onlarca otobüs hareket ediyor. Bu otobüslerin kapasitesinin yüzde 60’ı boş oluyor. Oysa planlama yapılsaaraçlar dolu gitse hem yakıt, hem şoför ve amortisman giderleri kısılacağı gibi milli ekonomi de olumsuz etkilenmeyecektir. Kısacası her sektörde olduğu gibi ulaşım ve taşıma sektöründe de ciddi bir planlamaya gidilmelidir” diye konuştu.