Kütahya çeşmeleri arşivi yayınlandı
KÜTOPYA projesi lideri Abdullah Reha Nazlı, Kütahya’nın tarihi simülasyonunu oluştururken çeşmelerle ilgili bilgilere ulaşmakta zorlandıklarını, bunun üzerine çeşmelerle ilgili bilinen her şeyi Google’dan herkesin ulaşabileceği bir web sitesinde kalıcı olarak arşivlemeye karar verdiklerini açıkladı. Sitede tarihte 300 çeşmenin olduğu rivayet edilen Kütahya’da bugüne ulaşmış 120 çeşme ile ilgili bilgiler yer alıyor. Nazlı, projede sadece tarihi çeşmeleri arşivlediklerini belirtti. Nazlı, çeşmelerin güncel durumları ile ilgili şu bilgileri verdi:
“Geçen yüzyıl 300 tane olduğu rivayet edilen çeşmelerimizden bugün iyi durumda ve akar vaziyette sadece 60 tane mevcut. 21 çeşmemiz oldukça perişan halde ve mutlaka kurtarılmalarını umuyoruz. Çukur Çeşme, Nazlıoğlu Çeşmesi ve Çavuş Çeşmesi bunlardan bazıları. 7 çeşmemiz sağlam durumda olsa da suları akmıyor. Bunlar arasında Dilarem Çeşmesi, Hamdiye Çeşmesi, Sıcak Çeşme gibi çok kıymetli çeşmelerimiz var. İsmi, resmi ve hatta hakkında bilgi olmasına rağmen 24 çeşmemiz bugüne ulaşmamış, tamamen yitirmişiz.”
Abdullah Reha Nazlı, Kütahya çeşmeleri ile ilgili bilgilere Ahmet Yakupoğlu, Esat Anık, Mustafa Kalyon, Yasemin Verim, Nurullah Özdemir, Halil Ölmez’in yazdıklarından ulaştıklarını ve sitede isim isim kaynak göstererek derleme yaptıklarını belirtti. İsmi bilinmeyen ve hiçbir kaynakta yer almayan bazı çeşmeleri de kendilerinin tespit edip arşive eklediklerini aktaran Nazlı, web sitesi ve haritaların yayınlandığını, geliştirmesinin ömür boyu devam edeceğini sözlerine ekledi.
Projenin yürütücülerinden İsmail Germiyanoğlu ise, 5 ayda tüm Kütahya çeşmelerini ziyaret ederek güncel durumlarını da not ettiklerini açıkladı. Bir haritaya çeşmelerin konumlarını da işaretlediklerini söyleyen Germiyanoğlu, çeşmelerin bir kısmının değiştirilmiş, bakımsız ya da suyu akmayan bir halde olduğuna dikkat çekti.
"Gelecekte orijinal kaynaklar kaybolsa bile arşivimiz kalıcı olacak"
Projede gönüllü olarak çalışan Adil Bayram Uçar, “5 ayda Kütahya çeşmelerimizi sokak sokak gezerek güncel fotoğraflarını da çektik. Bazen önemsiz gibi görülen bir fotoğraf, sonradan değiştirilen ya da kaybettiğimiz bir eserin son halini gösteren tek kanıt olarak kalabiliyor. Biz de çeşmelerimizin bugünkü halini arşivlemek amacıyla hepsini ziyaret ederek, hakkında gözlemlerimizi projeye not düştük. Gelecekte orijinal kaynaklar kaybolsa bile arşivimizin kalıcı olacağını umuyoruz” dedi.